Çocuğunuzu yaz sıcaklarından korumak için basit öneriler

Hava sıcak, tatil, sonu gelmeyen sokak oyunları, akşam 9’lara kadar süren aydınlık. Evet Temmuz ayına yeni bir giriş yaptık. Ve sıcaklık giderek artıyor. Kışı rahat atlattık ve ya hastalıklı belalı bir kış geçidim diyenlerin dikkatine; bedenleri yorgun olsa da çocuklar her zaman bir fırsatını bulup o kapıdan kednini atıveriyor.

Yaz geldi diye rahatlığa kapılmayalım, ya da tam tersine sıcakları üstesinden gelinmez olarak görmeyelim. Ama öncelikle yazlıkçılara sormalıyım: çocukluk döneminde fazlaca güneşe maruz kalanlarda cilt kanseri riskinin arttığını biliyor muydunuz? Belki çoğu kez aynı şeyleri dudunuz. O yüzden size yazı eziyete dönüştürmekten kurtaran bir kaç bilgi verelim.

Güneşten korunma stratejileri

yazaktiviteleri
Güneş kremi çok önemli, sadece çocuklar için değil hepimiz için. Aynı zamanda güneş koruyucularının ve içeriklerinin sağlığınız için ne kadar söz sahibi olduğundan bahsetmiştik. Sıcak havalarda koruyucu elbette olmazsa olmaz, ama içine kimyasalların karıştığı bir kremle de güneşten fazla korunamazsanız. Örnek olarak A vitamini adıyla geçen retinil palmitat, oxybenzone içeren ürünler uzak durulacak kremlerin başında geliyor.

Kıyafet ultraviyole ışınlara karşı alabileceğimiz en etkili kalkan. Çocuklar için özellike şapka, omuzları ve kolları koruyan kıyafetlerin kullanılmsı sizi de
çocuğunuzu da rahatlatacaktır. Tabii ki yaz demek terlemek demek, bu yüzden, bu da üzerimizdeki kıyafetle daha fazla temas demek.

Bu koşullarda, pamuğun nereden geldiğini, ne içerdiğini bilmek gerekiyor. Özellikle polyester yaz aylarında tercih edilmemeli. Sadece yaz değil, endüstriyel tekstilin içinde barındırdığı, kimyasal boyalar, pamuğun yetiştirilirken maruz kaldığı pestisit ve ilaçlar bunu anlatmaya yetiyor. Özellikle yaz ayların çevre dostu pamukla üretilen kıyafetlere olan ihtiyacımız bir kez daha bize kendini hissettiriyor.

Bir not olarak şunu ekleyebilirim: yeni doğan ve ya 6 ayını doldurmayan bebeklerin güneş ışınlarına maruz kalmaması gerekiyor. Bu yaş grubunda, gölgeye ve kıyafetlere güveniliyor.

BUNU DA OKU:  Stanford ortalığı birbirine kattı

Her ne kadar gölgede kendimizi korumada hissetsek de, aktivite ve oyun zamanları erken saatlerde ve ya akşam üzeri beşten sonra kendine gün içinde yer edinmeli. Gölgeler çok korunaklı değil, güneşin bize yansıttıklarını tenimiz emiyor. Açık renkli bir insan gölgede vakit geçirdiği halde, güneş yanığına yakın derecede zarar görebilir.

Su kaybına dikkat

subebe
Yaz kış fark etmiyor, ama yazın uğradığımız su kaybı başımıza sandığımızdan daha büyük dertler açabilir. Özellikle günün her saatini zıplayarak geçiren bir çocuksanız. Araştırmalar bir çocuğun aktivite arasında 1,5 bardak kadar su içmesi gerektiğini belirtiyor. Tabii ki buna aktivite başlangıcını dahil etmiyoruz. Aktivitelerden ve çok hoplamalı zıplamalılardan yarım saat önce bu su işlemi tamamlanmalı ki sonra cocukların midesi bulanmasın.

Çocukların çok da bize ifade etmedikleri susuzluğu kuru ağızlarından, kramplarından, asabilik hallerinden anlayabilirsiniz.

Açık alanlardan kaçmayın, unutmayın “kötü hava yoktur, yanlış malzeme vardır” deriz hep. Bu koşullara yazlara “yanlış zamanlama”yı da ekleyebiliriz. Ama kendimizi eve kapatmamıza gerek yok. Hem hem gıda ihtiyaçlarımızın hem de güneşe karşı korumlarımız yanımızdaysa sıcak günleri atlatabiliriz.

Bu yazı Kapbula‘nın katkılarıyla hazırlanmıştır.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Çocuk ve Bebek, Sağlık
Çocuk gelişiminin vazgeçilmeyeni: doğa

Doğa büyüklere olduğu kadar çocuklara da ilaç; hem de stres, obezite ve dikkat bozukluğu gibi birçok konuda.

Kapat