Çok renkli bir organik kongre: IFOAM

18. Dünya Organik Kongresi 13 Ekim’de başladı. Gerek kongre öncesi konferansları gerekse programı ile dolu dolu, çok renkli ve çok sesli bir kongre gerçekleşiyor.

Şimdiden hemen herkesin dilinde olan açılış oturumunda, beden perküsyonundan ney eşliğinde masal anlatısına ve dahi kürsüye parende atarak gelip konuşmasını akrobatik hareketlerle sürdüren akademisyene kadar pek çok farklı güzelliğe tanıklık ettik.

12(7)

Kongre’nin ana konuşmacılarından olup akrobasiyle renklendirdiği bir konuşma yapan Viyana Ekonomi Üniversitesi öğretim üyesi Christian Felber‘in dünyanın geleceği için alternatif ekonomik modelleri hayata geçirmenin zamanının geldiğini belirten konuşması, kongrede “Peki ama nasıl?” sorusuyla desteklenerek yanıtı aranacak bir konuşmaydı. Felber’in sözleriyle aktarmak gerekirse “Ekonomi sadece para+kar değildir. Ekonomide paranın amaç değil araç olması ve toplumsal iyiliği hedeflemesi gerekiyor. Kapitalist sistemin ahlaki temele karşıt olduğunu düşünüyorum. Bugünkü ekonomik sistemde herkes kar elde etme peşinde ve ne yazık ki ahlaksız davrananlar daha başarılı oluyorlar. Biz oyunun kurallarını yeniden yazmayı öneriyoruz. Bunun için, ortak iyiliği ekonominin amacı haline getirmemiz ve bunu demokratik süreçleri işleterek yapmamız gerekiyor.”

Bu konuşmanın ardından gerçekleşen ‘Organik Vizyonlar ve Trendler‘ oturumunda da her ne kadar organik tarımsal üretim konuşulduysa da aslında bu sürecin nasıl da bir bütün olduğu ana vurguydu. Bu bütünden kasıt üretime odaklanmak yerine tüketim alışkanlıklarımızla birlikte, gündelik yaşamı mutlaka işin içine katarak ve beslenme şeklini de böylece ele alarak bir değerlendirme yapmanın gerekliliğiydi. Üretim kadar tüketimin de üzerine mutlaka konuşulması, düşünülmesi ve harekete geçilmesi gereken bir konu olduğu hemen herkes tarafından onaylandı.

Oturumda Gıda ve Tarım Örgütü FAO’dan Nadia El-Hage Scialabba, 2015’e kadar 9 milyar insanı organik tarımla beslemenin mümkün olduğunu belirterek, ”Ancak buradaki hayvancılığın rolünü iyi değerlendirmeliyiz. Çünkü hayvancılık besin dönüştürmenin en verimli şekli değil, kaynak kullanımımızı optimize etmemiz gerek,” dedi.

BUNU DA OKU:  Temmuz sebze ve meyveleri

10703985_746429578738790_8538956458439804933_n

Kongre öncesi konferanslarından Türkiye’de Bütüncül Yönetim’de 100’ü aşkın insan ile saatlerce tartışan Savory Enstitüsü kurucusu Allan Savory ise iklim değişikliği ve çölleşmede tarımın rolünün önemine dikkat çekerek; eğer karbonu tekrar toprağa bağlamak için bütüncül hayvancılığın vazgeçilmez olduğunu söyledi.

ABD başta olmak üzere dünyada organik tarım yapan çiftçilerin oldukça genç olduklarından, çiftçilikle yeni yeni tanıştıklarından bahseden Elizabeth Henderson, bunun aslında ne kadar değerli, gelecek nesiller açısından umut verici ve sürdürülebilir olduğu üzerinde durdu.

Serbest kürsü

Oturumun güzel yanlarından biri dünyanın pek çok yerinden gelen 1000’i aşkın katılımcıya açık bir konuşma diliminin de olmasıydı. Konuşmacılar konu bağlamında kendi yaptıkları işlerden de bahsedebiliyor, sorularını konuşmacılara da salona da yönlendirebiliyordu.

Bu sayede Çin’de gençler arasında bir kıra sönüş trendinin olduğunu öğrendik. Shi Yan, eşiyle birlikte organik tarımla kırda ilgilenen ve yine yaşamın tamamına müdahale etmeden yalnızca gıdanın üretimine kafa yormamak gerekirliğine odaklanan bir yaşam sürüyor. Pek de yalnız olmayan çift şimdilerde merkezi eğitimin dışında bir odak yaratarak çocuklarına başka bir eğitim verme çalışmaları sürdüren bir toplulukla hareket ediyor. Aslında Türkiye’de de alternatif arayışlar içindeki gruplarla ne kadar benzer bir dizi pratikle karşı karşıya olduğumuzu da görmek açısından önemli.

10473603_10152821798949136_1295516328623141064_n

Benin’den Pascal da bu kürsü sayesinde farklı bir soruyu akıllara düşürmüş oldu. Benin gibi neredeyse tamamen organik tarım yapılan ülkelerin de bir nevi biyokolonyalizmle karşı karşıya olup olmadığını sorduğunda salonun büyük bir kısmı neredeyse buna katılırken Elizabeth Henderson da aslında bu buluşmaların tam da bu nedenle önemli olduğunu, bu süreci nasıl engelleyeceklerini Pascal’dan dinlemenin önemli olduğunu dile getirdi. Pascal’dan bunu dinleme imkanı bulamasam da akıllara düşürdüğü sorunun oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.

BUNU DA OKU:  Atalık tohumlar, takasla yaygınlaşacak

Kongrenin şekli şemali

Kongre illa ki istediğiniz kimi oturumları, oturumları yakalasanız bu defa atölyeleri kaçıracağınız dolulukta bir programa sahip. Kongre alanı aynı zamanda bir sosyalizasyon mekanı olarak kurgulanmış. Gittiğinizde yalnızca birkaç söyleşiye katılmıyor bambaşka bir atmosferde dünyanın organiğiyle tanışma imkanı elde ediyorsunuz. Üreticilerle katılımcıları buluşturan kurgusu da oldukça önemli. Bunun yanında kongre kapsamındaki turlar da hakikaten yurtdışından gelen konuklar için çok heyecan verici olduğuna tanıklık ettim.

Kongreye katılamayanlar için bir not: Kongre sürecini dışarıdan takip edebilmek de bu denli mümkünken, oldukça güncel tartışmaların gerçekleştiği bu süreci kaçırmayın, mutlaka takip edin. Kongre kitapçığı çıkar mı bilmem, ama tartışmaların süreciği kesin.

Başta Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği olmak üzere tüm emeği geçenlere bu güzel organizasyon için teşekkürler!

 

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Gıda, Gıda Gündemi, İyi haberler, Kent, Topluluklar
İklim değişikliği yoktur diyenler online mı?

Bu yıl Emmy Ödülleri'nde Doğa Programcılığı dalında En İyi Belgesel ödülünün sahibi olan Chasing Ice (Buzun Peşinde) kutuplardaki erimenin boyutlarını...

Kapat