HES’ten önce HES’ten sonra

13-15 Şubat 2014 tarihleri arasında İstanbul’da Barajlar ve HES Yapım Teknolojileri Fuarı ‘ı gerçekleşecek. Bu fuarın gerçekleşecek olması yaşam savunucularını kızdırırken ve de akıllara durgunluk verirken yıllarca bizlere söylenen “HES yapmazsak suyumuz boşa akacak, en temiz enerji budur, HES’ler ile enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtulacağız” gibi doğru bilinen yanlışlara biraz ışık tutmak istedim.

Hes nedir?

Hidroelektrik Santral (HES) kısaca suyun potansiyel enerjisinden yararlanarak elektrik üretilen tesistir. Suyun kullanım hakkının özel şirketlere verilmesi ve inşaatları için binlerce ağacın kesilmesi demektir.

Türkiye’de HES

Türkiye’de bugüne kadar 1.527 adet HES projesi yapıldı.Tamamlanmış ya da inşaat halinde 477 adet HES projesi bulunuyor. Bu santrallerin kurulu gücü 23 bin 660 megavat. Geriye kalan 1.050 projenin inşaatına henüz başlanmadı. Yapılan kağıt üzerindeki hesaplamalara göre kurulu projelerin gücü 20 bin megavatı bulacak. Proje sayısına bakacak olursak özgür akan nehir kalmayacak. Bu arada çok önemli bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.HES projelerinin yüzde 71’i Çevre Etki Değerlendirmesi’nden (ÇED) muaf tutuluyor.

HES ya da baraj olmazsa sular boşuna mı akar?

Hayır. Su ekosistemin vazgeçilmez bir parçasıdır ve nehirler doğduğu yerden döküldüğü yere kadar etrafındaki insanlar dahil bütün canlılara yaşam ve beslenme imkanı sunar. HES projeleri ağaçların kesilmesi, yüzey suyunun doğal akışının kesilmesi, nehir ve derelerinin akış yollarının değiştirilmesi sebebiyle yüzey sularının kurumasına, etrafındaki canlı türlerinden kimisinin ölmesine kimisinin de zarar görmesine sebep olurlar.

HES’lerin çevreye etkisi

Hidroelektrik yenilenebilir bir enerji kaynağıdır fakat yapımı aşamasında ve sonrasındaki işletim sürecinde çevreye ve insana zarar veren etkileri çıkabilir ve bu noktada sürdürülebilir olmaktan tamamen çıkmış olur. Türkiye’deki HES projelerinin %71’inin Çevre Etki Değerlendirmesi’nden muaf tutuluyor olmasını göz önünde bulundurursak HES’lerin çevre üzerindeki etkisini düşünmeyi sizlere bırakıyorum.

BUNU DA OKU:  Çevre dostu etkinlik rehberi: 11-18 Kasım haftasında gerçekleşecek 9 etkinlik

• Öncelikle HES yapımları sırasında binlerce ağaç kesiliyor ve hepimiz biliyoruz ki ağaçlar erozyon ve toprak kaymasını engelleyen en önemli unsurlardır. Ağaçların faydası tabii ki sadece bunlar değildir; oksijen üretirler, havadaki tozu emerler, radyoaktif maddeleri emerek atmosferi temizlerler, toprağı canlı ve verimli tutarlar. Bunların yanında sayısız faydaları vardır.

• Bazı HES projelerinde nehirlerdeki su kilometrelerce öteye borularla taşınır ve yaban hayvanları içme sularına ulaşmak için epey yol kat etmek zorunda kalırlar, mevsimsel göç sırasında güçlüklerle karşılaşırlar.

• Yasal mevzuat gereğince inşaat sırasında çıkan hafriyat atıklarının belirlenen alanlarda depolanması gerekirken, ulaşım masrafı, zaman kısıtlaması ve denetim mekanizmalarının eksikliği nedeniyle çoğu HES inşaatlarında hafriyat dere yataklarına dökülür. Bu durum, dere yatağının dolmasına, sudaki çözünmüş oksijenin azalmasına, su sıcaklığının artışına, bunlara bağlı olarak sucul canlıların hayat kalitesinde ciddi düşüşe ve bazı durumlarda balık ölümlerine neden olmaktadır. (WWF, 10 Soruda Hidroelektrik Santraller, 2013)

• Nehirler, yer altı sularını besler. Yüzeye yakın yer altı suları ise galeri ormanlarını (nehir kenarı ve sulak alanlarda form bulan ormanlar) ve bitki örtüsünü besleyen önemli bir kaynaktır. HES işletimi nedeniyle yer altı suyu miktarı düşer. Bu durumdan nehir civarındaki bitki örtüsü ve yaşamı buna bağlı olan diğer sucul ve yarı sucul canlılar etkilenmektedir. Nehir civarındaki bitki örtüsünün bir başka işlevi, sel kontrolüdür. HES işletimleri dolaylı olarak sel baskını riskini arttırır. (WWF, 10 Soruda Hidroelektrik Santraller, 2013)

• Birçok balık ve omurgasız canlı türü normal davranışı gereği, hayatlarının belirli dönemlerinde nehir boyunca uzun ya da kısa mesafeli göçler gerçekleştirir. Nehirlerdeki göçlerin en yaşamsal olanı, balıkların yumurtlama göçüdür. HES’lerin bir bileşeni olan regülatörler (su toplama yapıları), sucul canlıların nehir boyunca hareketini kesintiye uğratırlar. Üreme tamamen aksarsa, bu durum balık türünün o nehir habitatından tamamen kaybolmasıyla sonuçlanabilir. (WWF, 10 Soruda Hidroelektrik Santraller, 2013)

BUNU DA OKU:  Ekolojik baskı atölyeleri başlıyor

Peki enerji ihtiyacımızı nasıl karşılayacağız?

Türkiye yenilenebilir enerji potansiyeli açısından oldukça zengin bir ülkedir. Fakat Türkiye’de elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı yalnızca % 19’dur. Bu %19’un %98’i hidroelektrikten karşılanıyor. Ne yazık ki Türkiye’de yenilenebilir enerji denince akla ilk gelen hidroelektrik santralleri oluyor. Fakat ülkemizde, biyokütle, rüzgâr, biyogaz, jeotermal ve güneş enerjisi bulunur. HES odaklı projeler bir an önce terk edilmelidir. Diğer yenilenebilir enerjiler üzerinde araştırmalar yapılıp teknolojik gelişmeler sağlanmalıdır. Planlanan bütün HES projelerinin hayata geçmesi demek ülkemizde her damla suyun enerjiye dönüşmesi demektir.

Sürdürülebilir HES mümkün mü?

Sürdürülebilir HES elbette mümkündür. Ülkemizdeki su kaynakları yönetiminin suyu, içme ve kullanma gibi temel insani ihtiyaçları karşılamada ve elektrik üretiminde kullanırken, aynı zamanda, ekosistem hizmetlerinin devamını, tatlı su türleri ve habitatlarının korunmasını da güvence altına alan bir anlayış çerçevesinde yeniden yapılandırması ve uygulaması ile mümkündür. (WWF, 10 Soruda Hidroelektrik Santraller, 2013)

Sizlere ülkemizden birkaç HES görseli sunuyoruz ve kararı sizlere bırakıyoruz.Yapılacak bu fuar sizce de akıllara durgunluk vermiyor mu?

HES’ten önce – HES’ten sonra

Rize Senoz Vadisi

Ordu Melet Deresi

Alakır Vadisi

Kaynaklar

http://www.radikal.com.tr/turkiye/hes_yapilmayan_akarsu_kalmayacak-1133953
http://awsassets.wwftr.panda.org/downloads/10_soruda_hidroelektrik_santraller_web.pdf
http://emlakkulisi.com/turkiyenin-kuzeyindeki-heslerin-sayisi-4-kat-artacak/201207
http://www.odatv.com/n.php?n=hes-yolsuzluklari-gorunenden-daha-buyuk-2612131200
http://alakirnehri.blogspot.com.tr/

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Etkinlikler, Kent, Yenilenebilir Enerji
Özgürlüğü üretmek: Çeltik Yoğunlaştırma Sistemi ile kırsalda sessiz bir tarım devrimi

"Çeltik Yoğunlaştırma Sistemi",doğal üretimden ve biraz daha fazla iş gücünden başka herhangi bir ek yatırım istemeden, tarım ürünlerinde üretimi artırıp,...

Kapat