Mevsimin olmazsa olmazı ıhlamur
Kışın gelmesiyle giderek soğuyan havayla beraber kapımızı hastalıklar da çalmaya başladı. Kış aylarının olmazsa olmazı pek tabii ki ıhlamur çayı. Ama son yıllarda yapılan araştırmalar ıhlamurun sağlığımız üzerinde başka faydaları olduğunu da öne çıkarıyor.
Eskiden mis kokulu ıhlamur ağacının çiçekleri sinirleri yatıştırmak için kullanılırmış. Bugün ıhlamur öksürüğü ve soğuk algınlığını azaltmak için kullanılıyor.
1000 yaşına kadar yaşayabilme kapasitesi olan ıhlamur ağacının iki ayrı türü var. Bir tanesi küçük yapraklı kış ıhlamuru, diğeri ise erken açan büyük yapraklı yaz ıhlamuru. Bizim yaz aylarında sokaklarda duyduğumuz mis kokular işte bu yaz ıhlamurundan geliyor.
Ihlamur çiçeklerinde flavonoid diye bilenen aktioksidanlar var. Ayrıca ıhlamurun içindekiler kalp, hazım ve solunum yollarına iyi geliyorlar. Ihlamurun içinde aktif olan farnesol adında bir yağ var. Bu yağ bilhassa kardiyovasküler sistemimizin rahatlamasına yardımcı oluyor. Dolayısıyla çoğunlukla ıhlamur içtikten sonra kendimizi daha rahatlamış hissediyoruz.
Ayrıca ıhlamurun anti-spasmatik, kas gerginliğini azaltıcı, idrar söktürücü ve sakinleştirici etkisi var. Tüm bunlara ek olarak özellikle soğuk algınlığı, enflamasyon, yüksek tansiyon, baş ağrılarına da iyi geliyor.
Bir kaşık dolusu organik ıhlamur çiçeğini sıcak çaya süzgeçle koyduktan sonra, içine bir küçük elma kabuğu ve bir limon dilimi atabilirsiniz. Hatta bir çubuk tarçın da ekleyerek biraz daha kış içeceği kıvamına getirebilirsiniz. Yanına bir kaç dilim portakal ya da elma ise, hastalıklardan korunmanız için hem vitamin almanızı sağlayacak hem de taze meyveleri çayınızla tüketeceksiniz. Bir kaşık bal veya agave şurubuyla da isteğinize göre tatlandırabilirsiniz.
Afiyet olsun!