Sadece içindekiler değil, paket de önemli

Alışveriş yaparken aldığınız ürünün nelerine dikkat edersiniz? Örneğin taze olmasına dikkat ediyorum diyebilirsiniz ya da miktarına, hatta organik olup olmadığına, sertifikasına bile diyebilirsiniz… Ailemiz için gıda seçimleri yaparken, alabileceğimizin en iyisini elde temek için elimizden gelen gayreti gösteririz ama genelde denklemde kaçırdığımız bir bilinmeyen var… Aldığınız ürününün nasıl paketlenmiş olduğu…

Beni en çıldırtan şey örneğin; organik yumurtaları strafor paketler içinde satıyor olmaları. Bence bu hiç de doğa dostu bir davranış değil çünkü straforun petrolden yapılıyor olmasını bir kenara bırakın, ne yazık ki geri dönüştürülebilen bir malzeme de değil.

Sizin aldığınız ürünler nasıl paketleniyor?

  • File… eve plastik torbaları taşımayın, en iyi seçim pazardan aldıklarınızı filenize yerleştirip eve gelin.
  • Cam… bence dünyanın en sağlıklı malzemesi olan cam hem geri dönüşüme hem de evde tekrar tekrar kullanıma izin verir.
  • Alüminyum kutular… evet geri dönüşüme müsaittir ancak ne yazık ki gıdalara da sirayet eder.
  • Kağıt paketleme… sarılı olduğu gıdanın artıkları üzerinde kalmış ya da mumlu olma ihtimalinde geri dönüştürülmesi imkansız hale gelebilir.
  • Plastik… bazıları geri dönüşüme müsait bile olsa gıdaya zehir bırakabiliyor. Ayrıca lütfen platiğin de petrolden yapıldığını unutmayın.
  • Karton veya mukavva… iyi bir paket malzemesi, ağaçlardan yapılıyor, en azından geri dönüştürmeyi lütfen unutmayın.
  • Strafor… yukarıda zaten anlattım, mutlaka uzak durun!

Hikayeden çıkardığımız ana fikir ise aldığınız ürüne dikkat ettiğiniz kadar lütfen paketlemesine de dikkat edin. Evlerimizden daha az çöp çıkarıyor olmak hedeflerimizden biri olmalı.

BUNU DA OKU:  Naylon poşetler aslında dünyayı kurtarmak için icat edilmiş
Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Nil Kayarlar Sarrafoğlu

1969 yılında doğdum. Aklım başıma geldiğinde ailemden sonra ilk doğayı sevdim. Taşı toprağı, çiçeği ve hatta böceği... Okudum, çalıştım ve büyük şehirlerde yaşadım. Dünya üzerinde doğanın en uzak yerlerine de gittiğim ve kaldığım zamanlar oldu, işte o zamanlarda kendimi çok iyi hissettim,. Döndüm dolaştım şimdi yine şehirdeyim. Bu sefer 4 yaşında bir oğlum var, onu doğanın içinde büyütmeye çalışıyorum, hafta sonları kaçıyoruz şehirden küçük köyümüze. Mutluyuz böyle şimdilik. Anne olduktan sonra dünyayı kurtarmak için ille de büyük kahraman olmak gerekmediğini anladım, anne olmak yetiyormuş! Atık yönetimi, enerji tasarrufu ve sağlıklı beslenme gibi konulara önem veriyoruz evimizde. Payımıza düşeni ve mümkünse daha fazlasını yapmaya gönüllüyüz ailece de. Yeşilist kanalı ile sesimi duyurabildiğim için mutluyum.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Ekoloji, Geri Dönüşüm, Gıda, Gıda Gündemi
24 Hours of Reality’nin ardından

Teşekkür yazısı.

Kapat