Şeftalinin keyfini kışın da çıkarmak isteyenlere

Yazın en güzel meyvelerinden biridir benim için şeftali. Eğer mutfakta küçük oyunları seviyorsanız, her türlü yaratıcılığa gelir bu meyve. En sevdiğim yanı ise diğer meyveler gibi reçel veya kavanozlama yapıldığında fazlaca şekere ihtiyacı olmaz.

Bugüne kadar pektin yapmayı öğrendim ve reçellerimi pektin ile yapıyorum ancak yaptığım araştırmalardan sonra şeftalinin korunmak için şekere ihtiyacı olmadığını öğrenmek şaşırtmıştı beni. Bir de armut da aynı şekilde şekere ihtiyaç duymazmış uzun süre kalabilmesi için. Size şeftaliyi nasıl konserve ile saklayacağınızı yazıyorum bugün. Bu çok farklı hafif şuruplu lezzet bende alışkanlık yaptı, kış boyu kahvaltılık yulafınızla veya dondurma ile eşsiz bir tat oluşturuyor.

Bal ve Tarçınlı Şeftali Konservesi

Olgun şeftalileri kaç kavanoz yapmak istediğinize bağlı genelde her büyük kavanoz için 1,5 kilo şeftali olarak hesaplayabilirsiniz.

9 su bardağı su
1 su bardağı bal
7 adet çubuk tarçın

Şeftalilerin kabuklarını soyun. Aynı domateste de uyguladığımız metot gibi kaynar suyun içine iki dakika atıp sonrasında hemen buzlu suya attığınızda nerede ise kabuklar kendini bırakıveriyor zaten. Bıçakla kabuk soymak hem daha uzun zaman alıyor hem de şeftali biraz kuşa dönüyor…

Şeftalilerinizle uğraşırken bu arada suyu ve balı kaynamaya bırakın. Şeftalilerin çekirdeklerini de çıkardıktan sonra çeyrek dilimler halinde kesin. Sterilize ettiğiniz kavanozlarınızın diplerine birer tarçın çubuğu yerleştirin ve üzerlerini şeftali ile doldurun. Üzerine bal ve su karışımını döküp mutlaka üzerinden 1-2 cm boşluk bırakın. Kapaklarını sıkıca kapadıktan sonra kaynar su doldurulmuş büyük bir tencerede 25 dakika bekletin.

Normalde rengi kararmasın diye birkaç damla da limon suyu ekleyebilirsiniz ancak benim için renginin kararması fark önemli olmadığı gibi bugüne kadar karardığını da görmedim zaten. Kış boyu kendi hazırladığınız yaz tatlarının keyfini çıkarmak gibisi yok.

BUNU DA OKU:  Sana hiç yakışmadı Kadıköy!
Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Nil Kayarlar Sarrafoğlu

1969 yılında doğdum. Aklım başıma geldiğinde ailemden sonra ilk doğayı sevdim. Taşı toprağı, çiçeği ve hatta böceği... Okudum, çalıştım ve büyük şehirlerde yaşadım. Dünya üzerinde doğanın en uzak yerlerine de gittiğim ve kaldığım zamanlar oldu, işte o zamanlarda kendimi çok iyi hissettim,. Döndüm dolaştım şimdi yine şehirdeyim. Bu sefer 4 yaşında bir oğlum var, onu doğanın içinde büyütmeye çalışıyorum, hafta sonları kaçıyoruz şehirden küçük köyümüze. Mutluyuz böyle şimdilik. Anne olduktan sonra dünyayı kurtarmak için ille de büyük kahraman olmak gerekmediğini anladım, anne olmak yetiyormuş! Atık yönetimi, enerji tasarrufu ve sağlıklı beslenme gibi konulara önem veriyoruz evimizde. Payımıza düşeni ve mümkünse daha fazlasını yapmaya gönüllüyüz ailece de. Yeşilist kanalı ile sesimi duyurabildiğim için mutluyum.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Gıda, Gıda Gündemi, Yeme İçme
Vejetaryen besin kaynakları

Vejetaryen olmayı isteyenler için besin kaynakları.

Kapat