Yılbaşında sevdiklerinize kendinizden bir şeyler verin

Her yılbaşı geldiğinde San Fransisko’da yaşadığım zamanlarda dost olduğum Lakota’lı Skan gelir aklıma. 15 yıl önce yaşı 60’larına geliyordu sanırım. Adının anlamı da “evrenin hareketi” idi. Bayılırdım ismine de, karakterine de. Lakota eski bir kızılderili topluluğuna verilen isim. Skan’dan çok şey öğrendim ama ondan öğrendiklerim arasında en önemlisi tüketimden kaçınmak, dünyanın nimetlerinden yararlanmak, özel ve özel olmayan günlerde kendi hazırladığın hediyeleri sunmaktı. Elinden her iş gelirdi. Dikiş diker, heykel yapar, kekler, kurabiyeler, resimler yapar, çeşit çeşit karışımlar hazırlardı. Kendinden verirdi her şeyi ama. Tanıştığımız ilk sene noelde bana yemek servisleri dikmiş üzerlerini de işlemişti. Onları bana hediye ettiğinde aramızda bir bağ oluştuğunu hissetmiştim çünkü kendinden duygularını, emeğini, zamanını ve kumaşlarını koymuştu hediyeme.

Şimdi yine yılbaşı yaklaşıyor ve bu dar ekonomi ile herkes “nasıl bir hediye alabilirim”in peşinde. Aile bütçesinin içinden ayırılacak olan hediye planlaması kredi kartlarını zorladığı gibi bununla da kalmaz, çevreye verdiği zararla ve psikolojik olarak da etkileri baskı yaratır. Geçen seneki verilere göre ülkemizde yılbaşı hediyeleri için önceki seneye kıyasla %5.7 oranında daha fazla alışveriş yapılmış. “Daha fazla”nın aile bütçesi açısından borç, insanlar üzerinde anksiyete ve çevre açısından da çöp çıkarttığını düşünürsek, acil bir çözüm getirmemiz gerektiğini görürüz.

Evde kendi hazırladığınız hediyeler maliyet olarak düşük olabilir ancak hediyeleri hazırladığınız sırada verdiğiniz emek, zaman ve sevgi onun değerini eşsiz kılar. Evde hazırladığınız hediyeler çocuklarınıza esin kaynağı olur, çevre dostudur ve fosil yakıt kullanımına gerek kalmadan insan enerjisini devreye sokar. Kendi yaptığımız hediye önceden bir planlama gerektirir ve ve ona özel olarak hediye vereceğiniz kişiyi zaman vererek düşünmenizi sağlar. Süreç içinde kişiyle bağınız kuvvetlenir. Kültürel antropologlar da kendi hediyenizi hazırlayıp vermenin toplumları ve kişileri birbirine bağladığını söylüyor. Yaratıcılık, üreticilik ve yararlı bir iş yapma hissini beslemesinden dolayı kişilerin sağlıkları üzerinde de faydalı etkileri olduğu biliniyor.

Hediye vermek genelde yılbaşı ve doğum günlerinde hatırlanıyor oysa özgün dünyada hediye vermek günlük bir seremonidir. Verdiklerinin miktarı aldıklarından daha önemlidir, çünkü aslında karşılık beklemeden cömertçe vermenin insan sağlığı üzerindeki etkileriyle beraber sağlanan kuvvet ve başarı hissi toplumu daha yüksek değerlere taşır. Skan’ın hep dediği gibi, “Eğer hediye vermek bu kadar iyi bir şeyse neden yılın bir kaç gününe saklayalım bunu?”

Dilediğiniz zaman, dilediğinize hediye hazırlamakta serbest olduğunuzu hissedin ve eğer bu yılbaşı da hediye seçiminde zorlanıyorsanız, siz de elinizden ne gelir, düşünün. Kime ne hazırlamak istersiniz? Bu sene alışveriş merkezlerinden harcayacağınız zamanınızı, enerjinizi, sağlığınızı ve paranızı kendinize saklayın ve kendinizden bir şeyler verin. Bakın bakalım siz ve hediye verdiğiniz kişi bundan nasıl etkilenecek. Kendinize bile güzel hediyeler yapabilirsiniz. Mutlaka kendinizi ve onu mutlu edecek bir şeyler çıkaracaksınızdır. Eğer bir kaç öneriye ihtiyacınız varsa, hiç durmayın ve aşağıdaki birkaç fikirden esinlenin.

Ev yapımı banyo tuzları
Kadınların vazgeçilmezleri arasındadır bakım malzemeleri. Bu kolay ve sonuçta harika tarifle gurur duyabilirsiniz. 200 ml. bir kavanoza uygun bir tariftir.

1 çay bardağı kalın granül tuz
2 yemek kaşığı İngiliz tuzu veya magnezyum sülfat (eczanelerden bulabilirsiniz)
2 yemek kaşığı kabartma tozu
1-2 damla esansiyel kokulu yağ
Kırmızı ya da sarı gıda boyası (dilerseniz)

Yılbaşı hediyesi için eğer tarçın ve balkabağı esansiyel yağı bulabilirseniz şahane olur. Banyoya uygun olduğundan emin olun bu yağların. Kuru malzemelerinizin hepsini ve esansiyel yağı kapaklı bir kabın içinde bir araya getirin ve kapağını kapadıktan sonra çalkalayın, çalkalayın, çalkalayın. Eğer pütürler oluştu ise, çatalla ezerek parçalayabilirsiniz. Rengin ve kokunun iyice karıştığından emin olana dek çalkalayın. Çalkalama işlemi bitince kapağı açın, bir saat kadar tuzun kurumasını sağlayın ve sonra hediye cam kavanozunuzun içine dökün.
Son olarak da hediyenizi güzelce etiketleyin ve üzerine kullanım şeklini yazın. “Yatıştırıcı ve temizleyici etkisiyle banyo tuzunuzdan birkaç kaşık banyonuz için yeterli olacaktır.” yazabilirsiniz örneğin.

Verilebilecek en güzel kış hediyelerinden biri de çeşit çeşit reçellerdir. Sunumunuzun bu noktada çok önemli olduğunu hatırlatmak isterim. Sevdiğim reçel tariflerinden birini paylaşıyorum.

Amber Reçeli;

1 portakal
1 limon
1 greyfurt
8 bardak su
1.750 gram toz şeker

Portakal, limon ve greyfurtu yıkayın, sivri ve siyah kısımlarını kesin, kabuklarını soymayın. kuşbaşı doğrayın, bu arada çıkan çekirdekleri atın. Bir kaba bu parçaları ve bir bardak suyu koyup blender’la hepsini iyice ufalayın. Bunları pişireceğiniz tencereye alıp yedi bardak suyu ekleyin, kapağını kapatıp oda sıcaklığında 4-5 saat bekletin (ara sıra tahta kaşıkla karıştırın). 40-45 dakika pişirin (oluşan köpükleri kaşıkla alın). Sonra şekeri ekleyin, bir saat de şekerle pişirip jöle kıvamına gelince altını kapatın. hafif ılıkken kavanoza boşaltın.

Yaratıcılığınızı kullanarak reçel kavanoz sunumlarınızla harikalar yaratabilirsiniz.

Değişik tatlara açık bir dostunuz mu var? O zaman ona tarçınlı patlamış mısır kavanozu hazırlayabilirsiniz. Bir tane de kendinize yapmayı unutmayın, benden söylemesi.

Tarçınlı Patlamış Mısır Karışımı

250 ml. bir cam kavanoz
Patlamaya hazır mısır taneleri, taze olmasına dikkat edin
Şeker
Tarçın
Tuz
Sicim
Küçük boy kilitli poşet

Bir çay bardağı şeker, her kavanozun en altına dökünve 1 çay bardağı miktarı kadar mısır tanelerini üstüne ekleyin ve kapakları sıkıca kapatın. Dört yemek kaşığı şeker, iki tatlı kaşığı tarçın ve bir çay kaşığı tuzu kilitli poşetlere koyun. Poşetleri kavanozlara bağlayın ve hediyeniz verilmeye hazır! Üzerine talimatları yazmayı unutmayın ki nasıl kullanacakları hakkında zorluk yaşamasınlar, ne de olsa alışılagelmiş bir tarif değil… “Mısır taneleri, şeker ve yarım çay bardağı zeytinyağında karıştırın ve mısırlar patlayana dek ısıtın. Arada kilitli torbadaki karışımı kapağı kaldırarak ekleyin ve hemen kapağı geri yerleştirin. Sallayarak karışmasını sağlayın.”

Bu arada yeni yıl ruhunu kaçırmamanız için, yıl sonuna dek haftada bir kaç tane esinleneceğiniz hediye fikirleri vermeye devam edeceğim. Bizi takip edin.