Tek bir ağaç, diktatörleri titretecek, tuhaf bir güce sahip

28 Mayıs günü Gezi Parkı’nda başlayan malum protestolar, hepinizin bildiği gibi, şu an semt ve mahalle parklarındaki forumlara taşınmış durumda. Her gün saat 21:00’de kendi semtlerindeki parklarda buluşan halk, bundan sonraki adımları, hükümetten beklentilerini ve rahatsızlıklarını konuşuyor, forumlarda konuşulanlar internet sitelerine aktarılarak tüm halkın kolaylıkla ulaşabileceği bir formata sokuluyor.

Ayağa kalkmış halk (nam-ı diğer göstericiler) ile hükümetin (geldiğimiz şu noktada bence Başbakanın da diyebiliriz) yapıcı bir diyalog kurmamasının, gerginliğin giderek artmasının nedeni şüphesiz Başbakanın olanları görmezlikten gelerek agresyonu her gün bir kat daha artırması. Tarihin en barışçıl direnişlerinden birinin öznesi olan yüz binlerce kişi, neredeyse her gün polis şiddetine maruz kalıyor, ellerinde karanfillerle meydanları dolduran halkı; biber gazı, tazyikli su, plastik mermi, cop ve gözaltı karşılıyor.

tek2

İsyan, tüm dünyanın gözü önünde canlı canlı yaşanırken, ülkenin Başbakanı her gün başka bir şehirde aynı cümleleri haykırıyor, sesi her gün biraz daha çatlıyor. Silahsız bir şekilde sokağa çıkan ve polis kurşunu ile ölen Ethem Sarısülük’ü vuran polis tutuksuz yargılanıyor; Başbakan, “Emri ben verdim” diyerek polis güçlerini kahraman ilan ediyor. Borsa yokuş aşağı gidiyor, halk kesin çizgilerle ikiye ayrılmaya çalışılıyor ve iktidarın karşısına geçip soru sormaya yeltenenler alenen terörist ilan ediliyor.

tek3

İlk günden itibaren binlerce insanın sokağa dökülme nedeni, hiçbir zaman yalnızca Gezi olmadı. Bugün geldiğimiz nokta da bunun en büyük kanıtı. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın son birkaç yıldır “Biz yaptık, olacak” söylemi ile her gün yeni bir damla öfke akıttığı bardak sonunda taştı, artık Türkiye’nin sokakları her gün alkışlarla inliyor.

Rasyonel ilerleyen ve başarılı olan her hareketin en önemli ortak özelliği kuşkusuz tutarlılık. Çok değil 10 gün önce “Topçu Kışlası’nı da yaparız, AVM de yaparız, camii de yaparız, AKM’yi de yıkarız oraya da barok bir opera binası yaparız” diyen iktidar, birkaç gün önce ‘dünyanın ilk kamuya açık, insansız şehir parkı’nın temelini attı ve Topçu Kışlası’nı dikmeyi planladığı inşaat alanını çiçek ve ağaçlarla donattı. Çoğunuz gibi ben de bu çaresizliğe, bu manasız çırpınışa gülüyorum.

BUNU DA OKU:  Parkta yedi gün

tek4

İçinde bulunduğumuz koşullarda, çıkış noktamız olan Parkı unutmamak bu yüzden bence çok önemli. Ay başında Gawker yazarı Reuben Fischer-Baum, Stop Calling Gezi Park “A Small Green Space” (Gezi Parkı’nı Ufak Yeşil Bir Alan Olarak Anmaktan Vazgeçin) başlıklı bir yazı yayınladı. Yazıda, eşit oranda büyütülmüş haritalarda Washington Square Park ve Gezi Parkı’nın biçim ve büyüklük olarak benzerlikleri vurgulanıyor ve Washington Square Park’ın yok edilşmeye kalkışılması durumunda Amerikalıların ne tepki vereceği sorgulanıyor. Aslına bakarsanız tarihte New Yorklular da benzer bir sorunla karşı karşıya kalmış.

tek5

New York’un modern bir kent olarak inşa edilmesinde büyük söz sahibi olan şehir planlamacı olarak bilinen Robert Moses, 1952 yılında, Washington Square Park’ı, beşinci caddeyi dört şerit genişletmek suretiyle kırpmaya çalışmış ve karşısında dönemin aktivist gazetecilerinden Jane Jacobs’ın önderliğindeki mahalli halkı bulmuş. 1952 yılında Moses’a karşı başlayan ayaklanma, 1958 yılında alanın park olarak korunması kararıyla sonuçlanmış. Bu karar halen Amerikan şehir planlama tarihinin en büyük zaferlerinden biri olarak anılıyor.

tek6

“Tek bir ağaç, diktatörleri titretecek, tuhaf bir güce sahip”

-Carl Pope

30 yılı aşkın süre Amerika’nın en bilinen çevresel örgütlerinden Sierra Club bünyesinde çalışan Carl Pope ise, Huffington Post’ta yayınlanan Türkiye’deki direnişi ele alan makalede Gezi’nin durumunu Kenya’ya benzetiyor. Hatırlarsanız, Kenya Başkanı Daniel Arap Moi’nin, Nairobi’deki bir parkı özelleştirme çabasına karşı direnen Nobel ödüllü Wangaari Matthei ve arkasına aldığı Green Belt Movement, özelleştirmenin önüne geçip, projeyi durdurma kararı alınmasını sağlamıştı.

Gezi Parkı ile başlayan ve halkın rahatsızlıklarının duyulur hale geldiği bu isyanın, ağaçlarla başlamış olmasını özellikle anlamlı buluyor Pope. “Modern zamanların diktatörleri, yaptırımlarını uygulamak için’ilahi kurallar’a sığınamıyorlar. Bu yüzden de demir yumruklarını ‘ülkeyi bölmeye, yıkmaya çalışan güçlere karşı tüm halkı tek başlarına temsil ettikleri fikri’ne saplıyorlar. Bu argümanın bir başka örneği Esad yönetimindeki Suriye’de yaşanıyor – O olmasa ülkenin bir araya gelemeyeceği fikri aşılanıyor, modern diktatörler 14. Louis’yi taklit ediyorlar ‘Devlet dediğin şey bizzat benim'”.

BUNU DA OKU:  Bir zamanlar Gezi Parkı

Hâl böyleyken ağaçların rolünün çok önem kazandığını anlatıyor Pope. Ayakta dimdik duran canlılar olarak ağaçlar, diktatörlerin halka hizmet etmektense zarar verdiğinin birebir kanıtı. Çünkü ayakta kaldıklarında da, yok edildiklerinde de fark edilmemeleri imkânsız. Bir ağacı kesmenin halka hizmet etmekle eş olduğunu ise hiçkimse savunamayacağından, yok edilen ağaçlar o topraklarda işlenen suçun delili olma niteliği taşıyorlar. En azından akıllarda…

Kaynaklar:

http://gawker.com/stop-calling-gezi-park-a-small-green-space-511660654

http://en.wikipedia.org/wiki/Robert_Moses

http://action.sierraclub.org/site/MessageViewer?em_id=154481.0

http://www.huffingtonpost.com/carl-pope/what-is-it-about-trees_b_3393840.html

www.nypl.org/blog/2010/03/16/wrestling-moses-jane-jacobs

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Deniz Aytekin

Boğaziçi Üniversitesi'nde felsefe okudu. Çevre, edebiyat ve felsefe alanlarında yazarlık, çevirmenlik ve editörlük yapıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Gündem, Kent, Mimari, Topluluklar, Yeşil alanlar
Obama, planlarını yarın açıklıyor

ABD Başkanı Obama'nın iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için alacağı önlemleri içeren planı yarın açıklanacak.

Kapat