Ukrayna’da yaşanan savaşın çevresel bedeli
Ukrayna’daki savaş uzadıkça, biliminsanları yıkımın çevresel sonuçları konusunda giderek daha fazla endişe duyuyorlar. Bombardımanla ateşlenen ormanlardan, kirlilik saçan harap olmuş fabrikalara ve istikrarsız nükleer santrallere kadar uzanan bu liste, uzun vadeli hasarın çok ciddi olabileceğini gösteriyor.
Çevre Koruma ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na göre, ülkenin 3 milyon dönümlük korunan alanlarının yaklaşık yüzde 30’u bombalandı, kirlendi, yakıldı veya askeri manevralarla vuruldu. Savaşın en yoğun çatışmalarından bazıları doğuda Donets Nehri boyunca uzanan ormanlarda yaşandı.
Yayınlanan son OECD raporunda, Ukrayna’da yaşanan savaşın çevresel etkisi ve “yeşil yeniden yapılanma” olasılıkları değerlendirildi. Raporda, Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşın “insan sağlığı üzerinde ani ve uzun vadeli sonuçlara” neden olurken, aynı zamanda çevreye “yaygın ve ciddi zararlar” da verdiği belirtiliyor.
Ukrayna’da yaşanan çevresel hasar
OECD, Rusya’nın işgalinin Ukrayna’nın savaştan önce çevresel sıkıntılar konusunda kaydettiği ilerlemeyi engellediğini söylüyor.
Rapora göre, bombardıman Ukrayna’nın çevresine, doğal kaynaklarına ve altyapısına yaygın ve ciddi zararlar verdi. Buna endüstriyel tesisler, ulaşım altyapısı ve evlerin yanı sıra ormanlar, kara ve deniz ekosistemleri de dahil. Ukrayna’nın su kaynakları, sanitasyon ve atık yönetimi altyapısı da hasar gördü.
OECD, sonucun ‘insan sağlığı ve ekosistemler için acil ve uzun vadeli sonuçlara’ sebep olduğunu belirtiyor. Rafineriler, kimya tesisleri, enerji tesisleri, sanayi depoları ve boru hatları gibi altyapılara yönelik “sürekli grev barajı” nedeniyle Ukrayna’nın havası, suyu ve toprağı zehirli maddelerle kirlenmiş durumda. Yangınlar ve bina çökmeleri de çevresel tehditler olarak öne çıkıyor.
Bu durum, kanser ve solunum rahatsızlıkları gibi uzun vadeli sağlık riskleri olarak da kendini gösteriyor. OECD, etkilerin Ukrayna sınırlarının ötesinde hissedileceğini ve toplu olarak “nüfus için ciddi sağlık riskleri” doğuracağını söylüyor.
Temiz suya erişim
Ukrayna’nın su tedarik altyapısının zarar görmesi, ülkede tahmini 1,4 milyon insanın şu anda güvenli suya erişimi olmadığı anlamına geliyor. Diğer 4,6 milyon insanın ise güvenli suya erişiminin sınırlı olduğu belirtiliyor.
Askerî atıklar
Ukrayna’da, askerî operasyonlar nedeniyle atık seviyeleri önemli ölçüde artmış durumda. Bunların arasında başta, hasar görmüş veya terk edilmiş askerî araç ve teçhizatı, mermi parçaları, sivil araçlar ve bina enkazları geliyor. Ayrıca bölgede toplanmayan evsel ve tıbbi atıklar da bulunuyor.
OECD, bu atıkların bir kısmının zehirli olduğunu ve özel işleme, nakliye ve bertarafa ihtiyaç duyacağını söylüyor. Bina kalıntıları ayrıca, akciğerlere zarar veren asbest gibi toksik maddeler ve birden fazla sağlık riskiyle bağlantılı kurşun ve cıva gibi ağır metaller içerebilir.
Ukrayna’nın doğası
Ukrayna’nın korunan doğal alanlarının 900’ünün Rusya’nın askeri faaliyetlerinden etkilendiğini tahmin ediliyor. 1,2 milyon hektarlık bir alanı kaplayan Ukrayna’nın korunan alanlarının yaklaşık %30’u savaşın etkilerinden muzdarip.
OECD raporunda, “Ormanlar, bombardımandan kaynaklanan yangınlar ve Rus kuvvetleri tarafından kötüye kullanılması nedeniyle yok edildi, birçoğu tahrip edilmiş veya terk edilmiş askerî araçlarla dolu” deniyor.
Silahlar
Ukrayna’daki mühimmat kalıntıları halk sağlığı için doğrudan bir risk oluşturuyor. Toksik maddeler toprağa sızarak yüzey ve yeraltı suyu kalitesini etkileyebilir. Bu tehlikeli maddeler arasında, mühimmatta kullanılan ağır metalleri, patlayıcı bileşikleri ve füze ve roketlerden çıkan sevk yakıtları bulunuyor.
OECD, “Çok sayıda terkedilmiş veya hasar görmüş askerî araç, siviller ve çevre için risk oluşturan ve toplama ve imha sırasında dikkatli kullanım gerektiren zehirli maddeler içeriyor” diye ekliyor.