Limiti dün aştık, hoşgeldin 2014

20 Ağustos’ta yani dün, bu yıl gezegenin bize sunduğu doğal kaynakları tükettik. Bu yılın geri kalanında yaşamımızı gelecek yıldan ödünç alarak sürdüreceğiz.

Sürdürülebilirlik konusunda bilimsel çalışmalar yürüten ve WWF’in stratejik ortağı olan danışman kuruluş Küresel Ayak İzi Ağı (Global Footprint Network – GFN) tarafından yapılan son çalışmaya göre, 20 Ağustos’ta Ekolojik Ayak İzimiz gezegenin kapasitesini aştı. Dünya Limit Aşım Günü, insanlığın talebinin doğanın bir yıl içinde sunduğu miktarın üzerine çıktığı gün olarak her yıl GFN tarafından açıklanıyor. GFN verileri, Dünya Limit Aşım Günü’nün 2011 yılından beri her yıl üç gün öne kaydığını gösteriyor.

GFN, insanlığın gezegenimizin doğal kaynakları üzerindeki talebini izliyor. İnsanlığın doğa üzerindeki talebi; gıda gereksinimi, hammadde temini ve karbondioksitin özümsenmesi olarak ayrı ayrı ölçülüyor. Buna Ekolojik Ayak İzi deniyor. Gezegenin doğal kaynakları bir yıl içinde yenileme ve atıkları özümseme kapasitesi, Ekolojik Ayak İzi ile karşılaştırılıyor. GFN verileri, gezegenin 12 ayda ürettiği doğal kaynağı 8 ay içinde tükettiğimizi gösteriyor. Yılın geri kalanında ise doğal sermayeyi tüketmeye, bir başka deyişle, “hesaptan fazla para çekmeye” başlıyoruz.

Ekolojik açık; balık stoklarının, ağaçların ve diğer doğal kaynakların tükenmesiyle, karbondioksit gibi atıkların atmosferde ve okyanuslarda birikmesiyle sonuçlanıyor. Aşırı tüketim arttıkça, ödediğimiz bedel de artıyor: Ormanlar daralıyor, biyolojik çeşitlilik kayboluyor, balıkçılık azalıyor, toprağın verimi düşüyor, gıda sıkıntısı baş gösteriyor, atmosferde ve okyanuslarda daha fazla karbondioksit birikiyor. Bütün bunlar doğa üzerinde baskı oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda ekonomiyi baltalıyor. Ormanların ve okyanusların özümseyebileceği miktardan daha fazla sera gazı emisyonunun açığa çıkmasının sonucu olan iklim değişikliği, ekolojik limit aşımının en önemli ve yaygın etkisi olarak gezegendeki yaşamı tehdit ediyor.

WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak “Dünyanın 2008 yılında girdiği ekonomik durgunluk, insanlığın doğadan talebini düşürmüş olsa da, tüketimimiz artmaya devam ediyor. Ekonomik zorlukları aşmak için doğanın sınırları karar alma süreçlerinin merkezine yerleştirilmeli. Mevcut kaynaklar yedi milyarlık gezegenin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyor. Günümüzde, iki milyar insanın temel gereksinimlerini karşılamakta sıkıntı yaşıyor olması, düşünce sistemimizden başlayarak yaşam biçimimizi ve tüketim alışkanlılıklarımızı değiştirmemiz gerektiğini açıkça gösteriyor,”dedi.

BUNU DA OKU:  Organik tarım tüm dünyayı besleyebilir, eğer izin verirsek

Dünya Limit Aşım Günü‘nün önümüzdeki sene daha geç açıklanmasına katkıda bulunmak istiyorsanız bugün gezegen için bir şey yapın.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Deniz Aytekin

Boğaziçi Üniversitesi'nde felsefe okudu. Çevre, edebiyat ve felsefe alanlarında yazarlık, çevirmenlik ve editörlük yapıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, İklim Değişikliği, Kent, Topluluklar, Yenilenebilir Enerji
Şehirde ekolojik yaşam sohbeti ve kompost atölyesi

Buğday, 21 Eylül'de Salt Beyoğlu'nda "Şehirde ekolojik yaşam sohbeti ve kompost atölyesi" düzenliyor.

Kapat