Tavuk bulyon halamın tavuk suyuna karşı

Bu sabah zahmetsiz olsun diye “Çocuklarınıza tavuk suyu niyetine bulyon verin” yazısı artık sabrımı taşırdı.

fft81_mf1338824

 

Zaten çoktandır “dünyaca tanınmış şef Maximilian Thomae“nin tavuk bulyonu kullanmamızı tavsiye ettiği reklamı canımı sıkıyordu. Bu da artık bardağı taşıran son damla oldu. İlk izlediğimde Knorr reklamı beni seneler evveline götürdü. Hiç unutmuyorum, yıllar önce rahmetli halamın mutfağında oturmuş yemek yapmasını bekliyordum. Koskoca tavuğu aldı, uzun uzun kaynattı, içine baharatlar, sebzeler doğradı. Evin içi mis gibi, buram buram tavuk suyu kokuyordu. Bana hazırlayacağı çorba için olanları bir kenara ayırdı, gerisini kavanozlara doldurup buzluğa atıverdi.

O zamanki cehaletimle, “Halacığım,” demiştim, “Bu kadar zahmete ne gerek var, bak herkes bulyon kullanıyor.” O da “Tamam o zaman, koş, bakkala git, bir tavuk bulyon al, geri gel.” Gelir gelmez bulyonu kaynar suya attı. “Bak bakalım nasıl kokuyor?” dedi. “Pek kokmuyor,” dedim. “Peki tadına bak,” dedi. Gerçekten de nerede halamın hazırladığı tavuk suyu nerede bulyondakinin tadı…

Seneler geçti. Ben de halamın bana hazırladığı gibi kızıma organik tavuk suyunda çorbalar, yemekler yapmaya başladım. Zamanım ne kadar dar olursa olsun, hiçbir zaman bulyon kullanmadım. Bulyonu kullanmamamın en büyük sebebi halamdır. Ancak sonralarında ben bilinçlendikçe halamın mutfağındaki o koskoca lezzeti, bir küçük tablete sığdırmak için katkı maddeleri, koruyucular olmadan kullanıldığını, fabrikadan çıkma bir süreç sonrası masama gelen bir ürünün doğalı kadar sağlıklı olamayacağını öğrendim. Ancak halen bir röportajında “Dünyadaki en büyük şef benim annem ve en sevdiğim tavuk suyu da annemin yaptığı. Yeni Knorr tavuk suyunu da yıllardır alıştığım o doğal tavuk suyu lezzetini buldum,” diyen Maximilen Thomae’ye bir türlü inanasım gelmiyor.

BUNU DA OKU:  IKEA'dan ağlatan reklam
Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Ergem Şenyuva

İstanbul'da doğdum büyüdüm. Hep bu şehri, kültürel ve doğal mirasını koruma derdindeydim. Bir yandan yeşili ve doğayı nasıl gelecek nesillere bırakırız kaygım vardı. 2006 senesinin sonunda hayatımı değiştiren olay oldu ve kızım doğdu. Yaptığım her şeyi sorguladığım ve tekrardan en başa döndüğüm bir dönemden sonra, kurumsal hayata veda ettim. 2009 yılında Al Gore'un iklim değişikliğiyle mücadeleyi hedefleyen Climate Project derneğinin Türkiye temsilcisi oldum. İklim değişikliğini ve yaşadığımız dünyanın nelerle karşı karşıya olduğunu fark ettikçe, elimi taşın altına sokma zamanı geldi diye düşündüm. 2010 yılının sonunda Yeşilist'i kurdum. Bizden sonraki nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabileceğimize, hepimizin atabileceği küçük adımlarla büyük şeyler başarabileceğimize inanıyorum.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Gıda, Gıda Gündemi, Yeme İçme
GDO toksininin insan sağlığı üzerindeki tehdidi

Bt toksinin zararları.

Kapat