Avrupa’nın Sürdürülebilir Değişimini Havadan Gösteren 10 Fotoğraf
Kurulması planlanan 75 kömür santrali, nükleer enerji santralleri için yapılan anlaşmalar, İstanbul’da tarihte görülmemiş hava kirliliği seviyeleri, giderek betonlaşan şehrin içinde bulunan yeşil alanların, bostanların yok edilme çabası… Türkiye’nin sürdürülebilirlik ve sağlıklı şehir yaşamı konusunda çok da iyi bir yönde ilerlediğini söyleyemeyiz.
Karbon ayakizimiz konusunda hâlâ OECD ortalaması altında olsak da hızla büyüyen bir ayakizimiz olduğu kesin. Ama bir yandan da komşusu olduğumuz Avrupa Birliği ülkeleri artık etkilerini şiddetli bir biçimde görmeye başladığımız iklim değişikliğine karşı yapılması gerekenlerin ve sağlıklı bir şehrin faydalarının farkında.
İlk önce Almanya ve İskandinav ülkelerini inceleyen MacLean, yakından bakıldığında Avrupa’da büyümenin keskin sınırlar ile kontrol altına alındığını görmüş. Bu sınırlar ise daha önceden belirlenmiş yapılar ile tanımlanmış.
Ulaşım arabalar ile dışarıya doğru taşmaktansa içeriye doğru yaya yolları ve bisiklet kullanımı için yeniden yapılanmış. MacLean, şehir dışında ise sayısı giderek artan devasa rüzgar ve güneş santrallerini fotoğraflamış.
Sanatçı, ABD’de giderek büyüyen ve doğal alanları yutmaya başlayan şehirsel büyümenin iklime yaptığı etkiyi çok düşünmeyip, insanların daha çok ampül değiştirerek, daha verimli arabalar kullanarak bir değişim yapmaya çalıştıklıklarını belirtiyor.
Ama Avrupa’da bu büyüme için eski alanların yeniden kullanıldığını belirten MacLean, hikayenin ana noktalarından birinin, büyüme ve gelişme yapımızın iklimi nasıl etkileyebileceğini düşünmek olduğunu belirtiyor.
3. Köprü ve 3. Havalimanı yüzünden akciğerleri kesilen bir şehirde bunu düşünmemek zor olsa gerek.