Bolu Barınağı’nda son durum
Hafta sonu, ‘bir metreden kısa zincirlerle demirlere bağlı olduklarından yanı başlarındaki kulübe ve yemeklere ulaşamayan, kulübelere ve yemeklere ulaşamadıkları için kar altında donarak ölme tehlikesi yaşayan’ sokak hayvanlarına yardım etmenin yolunu ararken çevreden duyduklarımı bugün haber sitelerine yapılan yorumlar arasında okuyorum:
“Bu soğukta bunca aç insan sokaklardayken siz bunlarla mı uğraşıyorsunuz, gidin önce insanlara yardım edin.” İnsan zihninin şu cümleyi kuracak noktaya gelirken geçtiği yolları ben mi anlamıyorum acaba? Kendi türümüzden olmayan canlılara yardım etmek, değer vermek, saygı ve sevgi beslemek için insanlığın tüm sorunlarının çözülmesini mi beklememiz gerekiyor?
Yanlışım varsa biri beni uyarsın: İnsanlar da dahil tüm canlıların doğal ve gerçek yaşam alanı olan ‘doğa’yı betona boğup, bunun adını modernleşme koyup, yarattığımız bu yeni ve sözde muhteşem kentlerde yaşamını sürmeye çabalayan hayvanları fazlalık, tehdit ve mikrop yuvası olarak gördüğümüzden barınaklara tıkıştıran yine biz değil miydik? Gözden ırak tuttuğumuz hayvanların gönülden de ırak kalması gerekiyordu, kendileri için endişelenerek yine biz hata ediyoruz anlaşılan.
Bolu Barınağı’na hiç gitmedim ortam nasıl, durum ne tam olarak bilemediğimden atıp tutmayacağım. Bolu Belediyesi’ne birkaç kez telefon ettim birinde ulaştığım yetkili “Ne olmuş barınakta hayvan falan mı ölmüş?” dedi, diğerlerinde sanırım GSM operatörünün ya da teknik bir hatanın kurbanı oldum ya karşılıklı ses alamadık ya da hat düştü.
Neyse ki twitter var, barınaklara ulaşan, belediyeye telefonla ulaşan, fotoğraf çeken, gördüklerini yazan duyarlı kullanıcılar var ki fikir sahibi oluyoruz konu hakkında. Oldukça güvendiğim bir organizasyon olan HAYTAP‘ın sokak hayvanları için yardım kampanyası başlattığını duyunca hemen onların verdiği iletişim numarasını aradım ve Hayvan Hakları Federasyonu temsilcisi Ege Sakin‘le görüştüm.
Ege Hanım barınağa il ulaştıklarında bir ölü köpek bulduklarını, hayvanların kar altında donma tehlikesi yaşadıklarını ve gönüllülerin donmak üzere olan 13 yavru köpeği alarak İstanbul’a getirdiklerini anlattı. Barınağa bugüne kadar hiçbir şekilde mama alınmadığından ve hayvanlar şimdiye kadar yalnızca çöp ve çiğ kemik ile beslendiklerinden durum oldukça ağırmış.
Kısa süre önce belediye ile uzlaşmayı başarmışlar ve belediye bundan böyle barınağa mama temin edeceklerini belirtmiş fakat belediye satın alıma başlayana kadar barınağa ciddi oranda mama, tahta palet ve kulübe sağlanması gerekiyor. Barınağın kapıları artık gönüllülere açılmış ve Serpil Özkan Bolu’da gelen yardımları barınağa ulaştırmak için hazır bekliyor.
Bolu Barınağı’nda tahminlere göre 400-500 köpek ve yalnızca birkaç tane kulübe var, hayvanların yakın çevrede oturan halkın ziyaretine, yemek ve yuvaya ihtiyacı var. HAYTAP’ın konu ile detaylı haberi buradan okunabilir.
Ne yapabilirsiniz?
Haytap Shop’tan ya da herhangi bir petshoptan satın aldığınız kulübe, tahta palet ve kulübeler başta olmak üzere; battaniye, kalın karton gibi malzemeleri Yurtiçi Kargo Bolu Merkez’e Serpil Özkan adına yollayabilirsiniz. Fenerbahçe yakınında ikamet edenler yardımlarını bugün 19:00 – 20:00 arasında Migros önünde bekleyecek olan yardım aracı yoluyla da gönderebilirler. Civarda oturuyorsanız ya da oturanları tanıyorsanız barınağı kontrol edip durum hakkında bilgi verebilirsiniz.
17-18-19 Ocak tarihlerinde TÜYAP‘ta düzenlenen Kürk ve Deri Fuarı önünde izinli protestolar yapılacak. Bolu’dan kurtarılan köpekler de orada yeni sahiplerini bekliyor olacaklar. Birini evlat edinebilirsiniz. Yavruları sahiplenmek için 0507 510 23 30 yada 0506 751 33 61 numaralarını arayabilirsiniz. Twitter’dan dakika dakika son haberleri almak için #bolubarinagi yazıp aratabilir, @_HAYTAP_ @HAYTAPSHOP @genclikolusumu @nianerten hesaplarını takip edebilirsiniz.
(Fotoğraflar: Haytap.org)
