Doğa dostu bir salon için 5 öneri

Çevreci olmanın uğraştırıcı ve pahalı olduğu gibi bir anlayış dolaşmakta ortalıkta. Haksız da değiller, daha çevreci hybrid arabalar, organik yemekler ve giysiler çoğunlukla daha fazla para ödenmesi gereken şeyler.

Böyle düşünüyorsanız, Türkiye’de şehirlerde ve apartmanlarda yaşayan çoğunluk için daha fazla para harcamadan, daha çevreci ve sürdürülebilir yaşamak için kolay ve aynı zamanda tasarruf odaklı önerilerimiz var.

Yeşilist’in evde tasarruf serisinin bu hafta “oturma odası ve salon” için olan önerilerini yayınlıyoruz. Yazının devamında detaylı anlatımını bulacağınız önerilerimizin, özetlerini aşağıdaki etkileşimli resimde de görebilirsiniz.

1- Fişten çek, vampirlere geçit verme!

Siz de Susam Sokağı izleyen gençliktenseniz, çocukluktan beri para ve elektrikten tasarruf etmemiz hakkında bir sürü güzel bilgi almış bir gruptansınız. Ama elektronik aygıtların Sonic (bugün retro günümüzdeyiz) hızı ile artışa geçtiği bir dönemde olduğumuzdan, artık dizüstü bilgisayarlar, yazıcılar ve telefonlar diğer aygıtlar gibi algılanmıyor.

Sürekli prize takılı ve şarjda olan bu aygıtlar “elektrik vampirleri” olarak adlandırılıyor. Bu vampirler, gereksiz bir şekilde tüm dairenin elektrik tüketiminin %5’ine gelen bir harcama yapıyor.

6867867_gif

Sarımsak kullanıp, kazığı bilgisayarınızın kalbine saplamak yerine bunu önlemenin yolu kullanmadığınız zaman şarj aletlerini, dışarı çıktığınızda modeminizi ve kullanmadığınızda televizyon ve dizüstü bilgisayarınızı prizden çıkarmak ya da ışığı ile sizi uyaran düğmeli 3’lü prizlerden alıp elektrik tüketiminizi takip etmek.

2- Isınızı 22°C’de sabit tutun

Eğer apartmanınızda merkezi ısıtma sistemi yoksa ve kombinizle beraber oda sıcaklığınızı ayarlayabiliyorsanız oda sıcaklığının 22°C’de tutmaya dikkat edin.

Yapılan araştırmalar 22°C’den sonra mikrop üretiminin arttığını ve alerji ve nefes alma sorunlarının fazlalaştığını belirtiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı araştırmalar, 18°C’yi sağlıklı ve uygun giyinmiş insanların dayanabileceği bir sıcaklık olarak belirtilirken, hasta, engelli ve çok yaşlı ve gençler için oda sıcaklığının 20°C olması öneriliyor.

BUNU DA OKU:  Enerji tasarruflu ampüllerdeki gizli tehlike

Bu arada unutmayın kışın ısınmanın aslında en ucuz yolu kendinizi yalıtmak. Vucudumuzu yalıtmak içinde bulunduğunuz bir apartmanı yalıtmaktan çok daha etkili, çünkü vücut sadece çok küçük bir alandaki havayı ısıtmanızı yeterli bulurken, ısınma sistemleri tüm odadaki havayı ısıtmaya çalışıyor. Yani kısaca kışın evde ceket yada süveter giymeyi unutmayın.

Aynı zamanda daha önceki bir yazımızda da belirttiğimiz gibi sıcaklığı düşük tutmak vücudun daha fazla kalori harcamasını sağladığından, kilo vermenizi bile kolaylaştırabiliyor. Ama bunu duyup da klima falan çalıştırmayın. Yaz zamanının enerji yiyen canavarı klimayı çalıştırmadan önce pencerelerinizi ve vantilaötür açmayı, üzerinize daha hafif şeyler giymeyi ve şöyle güzel buzlu bir içecekle serinlemeyi unutmayın.

3- Isınma ve soğutmada tasarruf yapın

Eğer klimanız veya kombinizi bir seneden fazla zamandır kullanıyorsanız, her yıl en az bir kere kontrol ettirmeniz hem cebinize, hem de sağlınıza yarar sağlayacaktır.

Gerektiğinde gün boyunca çalışan kombiler ve klimaların, yanma odaları ve filtrelerinizin temiz olmaması cihazın performansını düşürür ve daha fazla elektrik veya gaz harcamasına sebep olur. Aynı zamanda kirli kalan filtreler ve kaloriferler evinizin havasının kirlenmesine yol açar.

Buna ek olarak kombi ve kaloriferler içinde duran su, çamurlaşır ve makinanın parçalarına zarar verip, ömrünü kısaltmaya başlar. Ama düzenli bakımın en önemli sebebi, herhangi bir gaz, elektrik ve su kaçağının bulunması ve tehlikeli bir durumun oluşmadan önlenmesidir.

55354363

Düzenli bakım haricinde, kaloriferlerinizin hava döngüsünün evinizdeki büyük mobilyalar tarafından kesilmediğine, perdelerinizin kaloriferlerin üstünü kapatmadığına emin olun.

Aynı zamanda pencere altı kaloriferleriniz için, “petek üstü yakıt ekonomisi” aparatı da alabilirsiniz. Gelen yorumlar biraz karışık , bazıları çok iyi çalıştığını söylerken, bazıları çok bir değişim olmadığını söylüyor. Biz size kendiniz deneyin test edin diyoruz.

BUNU DA OKU:  Başardık: Lego Shell'den ayrıldı

4- Tasarruflu ampullere geçiş yapın

Elektrik faturanızın %20’sine denk gelen aydınlanmanız için umarız hala Edison tipi diye anılan ve verimliliği oldukça düşük olan ampullerden kullanmıyorsunuzdur. Bu ampuller yerine geçen kompakt floresan ampuller hem enerji verimliliğini 5 katına çıkarıyor hem de elektrik faturanızda aydınlatmanın giderini yaklaşık 4’te bir oranında azaltıyor. Aşağıda 6 yıl boyunca günde 7 saat aydınlanma ile eski tip ve yeni tip ampullerle yapılan harcamaların ne kadar fark ettiğini görebilirsiniz.

989898

Gene de sadece tasarruflu ampullerle değil, gün ışığından mümkün olduğunca yararlanarak, çalışma masalarını mümkün olduğunca pencere kenarlarına koyarak ve aydınlatma geriverimi en üst düzeyde olan tepeden aydınlatma tercih edilmelidir.

Ayı zamanda koridorlarda zamanlayıcı, fotosel, ya da yaklaşım sensörlerinin kullanılması yani aydınlatmanın sadece ihtiyaç olduğunda devreye girmesi ve çıkmasının sağlayarak hem elektrik faturanızda hissedilebilir bir azaltma yaşatacak hem de çevreyi korumanın gereklerinden birini yerine getirmiş olacaksınız.

5- Salonun havasını temizleyin:

Gün boyunca düzenli ve sağlıklı havalandıralamadığı için kapalı alanların içindeki hava,dışarıdaki havadan neredeyse 5 kat daha kirli bir hale geliyor. Eğer civarınızda sağlıklı bir parkınız yoksa; dışarıdan gelen egzoz dumanı, mevsim kış ise yakılan kömürden gelen duman zaten evinizin içine giriyor, ama bir de evin içinde sigara içiyorsanız sigaranın dumanı, nem, küf, kokulu mumlar, uzun zamandır filtreleri değiştirmeden kullanılan havalandırma, ısınma ve klima tesisatı, sürekli soluduğumuz havayı sağlığımıza son derece zararlı toksik maddelerle dolduruyor.

6767676(1)

Neyse ki, uzay kapsüllerinde bulunan aynı durumun farkında olan NASA çözüme doğal yollarla yaklaşmayı seçmiş. NASA’nın araştırmalarına göre bazı bitki türleri, havada bulunan toksinleri 24 saat içerisinde %87 oranında azaltıyor.

İşin iyi kısmı 10 hava temizleyici bitkiden 5’i Türkiye’de doğal olarak yetişiyor. Yukarıda Türkiye’de yetişen türleri bulabilir evinizin havasını doğal yollarla temizleyebilirsiniz. Yalnız hatırlatalım, şeytan sarmaşığı hem kediler ve köpekler için zehirli olabiliyor, lütfen dikkatli olalım ya da ev hayvanınız varsa almayalım bu bitkiyi.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Dekorasyon, Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Ev ve Bahçe, Hayat, Kendin yap, Kent, Mimari, Teknoloji
Hewsel için omuz omuza

Hewsel bahçelerinin yeşil kimliğini koruması için kampanyaya imza ver, bugün 19:00'da Beşiktaş'taki toplanmaya katıl.

Kapat