Dokunuş-Aziz Nesin 100 Yaşında

Doğrusu hayatı çok matematik ve teknik bir süreç olarak görürüm.

Yaşam da çok teknik bir konu; şansı, kazaları ve madde bağımlılığı vaziyetlerini bir tarafa bırakırsak eğer. Diyeceksiniz ki geriye ne kaldı. Geriye kalan dokunuşlardır, ayrıntılardır, hayatın kendisidir.

Aziz Nesin benim hayatıma da dokundu. Hayatınıza dokunacak olanlarla ilgili sizin seçiminizin veya o dokunanların seçimlerinin matematik önemi burada başlıyor. Hayatınızın yakınına Aziz Nesin girince başka bir şeyler olur, atıyorum bilmem kim girince çok daha başka şeyler. Öncelikle cesaretle zarafetin nasıl kesiştiğini görürsünüz Aziz Nesin’de. Bu kadar çok, bu kadar yoğun, bu kadar içten ve bu kadar sürekli olarak yaşamın başkalarına adanışı ve bu adanışın insanoğlunun en zor ve en sevimli, en yaralanabilir, en kırılabilir olanı, çocuklar ile ilgili olmasının büyüsüne kapılmışken siz birden onun zekasının farkına varmaya başlarsınız yavaş yavaş, tabii bende yavaş yavaş oldu bu (her şey zekanızın gücü ve hızına bağlı) Bu olağanüstü işi yaparken kendini gündemden nasıl uzak tutar ve nasıl büyük ve zarif oyunlarla övünmekten, övülmekten, şurada burada bu yüce yüreğin konuşulmasından uzak durur. Nasıl saklar kendini ve büyük cesaretini. Gerçekten de düşününüz bir yönüyle sizin benim gibi bir insan -hatta benimle karşılaştırırsanız hayli kısa boylu kalır yanımda- bir sürü çocuğu etrafına, kalbinin tam ortasına toplamış, bütün sorumluluklarını almış ve sonuna kadar almış, her şeyleriyle almış, tüm zamanlar için almış. Yedirmiş, içirmiş, giydirmiş, okutmuş.

O zaten hep sonuna kadar gider.

Bu dediklerim şöyle daha iyi anlaşılabilir. Aslında çok farklı değiliz, o ve biz sıradan insanlar. Çünkü misal ben de bir çocuğun bütün sorumluluğunu alabilirim, buna yetecek yüreğim var. Örneğin hiç tanımadığım bir çocuğu bir öğleden sonra bir lunaparka götürürüm ve sonra yemek de ısmarlarım ve sinemaya da götürürüm. Bunu iki çocuk için de yaparım ve belki üç hafta sonra bir daha yaparım veya bankaya ayda bir yılda bir, bir miktar burs, para yatırırım. Ama rahatlıkla anladığınız gibi bu davranışların tüm varlığını hayatını adamakla ve Aziz Nesin’in yaptığıyla hiçbir alakası yoktur. Bir çocuğu sinemaya götürmekle, onlarca çocuğu hayata atılıncaya kadar, isterse tüm ömrü boyunca sahiplenmek arasında fark vardır demeyeceğim. Bunlar alakasız ve karşılaştırılması saçma şeylerdir.

BUNU DA OKU:  Bir başkasına ihtiyaç duymadan mutlu olmanın 7 yolu

İlke Aziz Nesin için önemli bir kelime. Dayanışma da öyle ve paylaşma da öyle. Bu kelimelerin manasıdır Aziz Nesin’in yaşamı. Öğrendiklerim için, gördüklerim için ona müteşekkirim. Ve benim hayatıma da dokunduğu için çok şanslıyım. Her durumda inandığını söyleyen, her tehlikenin üzerine göğsünü gererek ilerleyen bir büyük yürek Aziz Nesin. Hepimize dokundu ve onun dokunuşuyla hayatlarımız gönendi, büyüdü.

Dokunuş Filmi

Kısa Trailer:

Dokunuş from Petra Ozguven on Vimeo.


Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Yorumlar kapatıldı.

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Genel, Hayat
Büyük markaların kozmetik ürünlerinde yaygın olarak teflon bulunuyor

Yüzlerce ürünün içinde bulunan kimyasalların incelendiği yeni bir araştırma, ABD ve Kanada'daki önde gelen kozmetik markalarının ürünlerinde ölümsüz kimyasal (forever

Kapat