Dünyayı en çok kirleten şehir Seul, İstanbul 26. sırada

Global Gridded Model of Carbon Footprints (GGMCF) projesi kapsamında, dünyanın çevre için en büyük tehlike arz eden kentlerin sıralaması çıkarıldı. Norveç, İsveç, ABD ve Japonya’dan biliminsanlarının üzerinde çalıştığı modele göre dünyanın çevreyi en çok kirleten kenti ise Seul oldu.

Şehirlerin karbon ayakizlerindeki potansiyel düşüşleri hesaplamak adına hazırlanan bu genişlikteki ilk proje olma ünvanına sahip araştırma, küresel karbondioksit salımının %18’inin sadece 100 ülkeden geldiğini ortaya koydu.

Projenin hazırladığı haritada dünyanın en “kirli” 500 şehrini görmek mümkün:

İncelenen 187 ülkenin 98’inde ilk 3 büyük şehir ulusal karbon salımının %25’inden daha fazlasına yol açıyor. Artık nüfusun %54’ünü barındıran şehirler, küresel enerji üretiminin %70’ini kullanmakta.

Dünyayı kirleten şehirler listesinin başında Güney Kore’nin başkenti Seul var. Seul yılda 276,1 megaton karbondioksit üretmekte. İkinci sırada ise, yılda 272 megaton karbondioksit üreten Çin’in Guangzhou kenti yerleşti, Bu iki şehri ise 3. sırada 233,5 megatonla New York izlerken, 4. ve 5. sırada Hong Kong (208,5 megaton) ve Los Angeles (196,4 megaton) yer aldı.

Çin dünyayı en çok kirleten ilk 10 şehrin 5’ini sınırları içerisinde barındırmakta.Sıralamada yer alan ilk 100 kentin arasında Türkiye’den İstanbul 70,9 megaton ile 26. sırada, Ankara ise 29,3 megaton ile 80. sırada yer aldı. Araştırmalar İstanbul’un ulusal karbon ayakizinin %16’sına, Ankara’nın ise %6’sına yol açtığını gösteriyor.

Araştırmalar bu bölgelerde yaşayan insanların aynı zamanda daha fazla ekonomik gelire sahip olduğunu belirtiyor. Ekonomik gelir artıkça daha fazla tüketim yapan, toplu taşıma yerine araba süren ve havayollarını tercih eden bireyler aynı zamanda karbon salımını da artırıyor.

Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde görevli baş yazar Daniel Moran, rapor sonucunda karbon ayakizlerinin bu derece az sayıda şehirde yoğunlaşmış olmasına şaşırdığını belirtiyor. Moran eğer sadece 100 şehir bu kadar büyük bir etki yapabiliyorsa, küresel karbon ayakizimizi ciddi bir oranda düşürmenin odaklanmış ulusal projeler ile mümkün olduğunu belirtiyor.