Odanızın ısısını düşürün, kilo verin!
Kış mevsiminde evlerimizi ısıtmak gibi bir sürece girmek zorunda kalırız. Bilim adamlarının söylediklerine göre evlerimizi tişörtle dolaşacak kadar ısıtıp, sonra da “niye kilo alıyorum?” diye sormamalıymışız!
Fatura harcamalarını düşürmenin ötesinde, evi serin tutarak insanlarda sırt ve boyun kısmında bulunan kahverengi yağ dokusunu aktive ediyormuşuz. Kış uykusuna yatan hayvanlarda ve kıl örtüsüz doğan bazı memelilerde bulunan mitokondri bakımından zengin bir çeşit yağ dokusu olan kahverengi yağ dokusunda (1) üretilen serbest enerji, ısı enerjisi olarak yayılır ve vücut ısısının sabit tutulmasında kullanılır.
Ekstra enerjiyi ve kalorileri depolayan beyaz yağ dokusundan farkı; içinizde yanan bir fırın gibi çok kalori yakar ancak onu harekete geçirebilmenin tek yolu bilin bakalım neymiş; düşük ısı. İngiltere’de yapılan yeni bir araştırma (2) obeziteyi yüksek oda ısısına bağlıyor. Dünyada 1960’lı yıllarda başlayan merkezi ısıtma sistemlerinin sık kullanımı ile oda ısısı ortalaması da yükselmiş.
İngiltere’de (3) 1978 yılında oturma odası ısısı ortalaması 18.2 C iken 2008 senesinde 21,2 C’ye yükselmiş. Yatak odaları ısı ortalaması 1978’de 15 iken, 1996’da 18,5 C’ye kadar çıkmış.Eski tarihlerde sadece oturma odasında soba veya kuzine bulunuyordu ancak yatak odaları soğuk olurdu ancak artık odadan odaya geçerken ısı değişimine adapte olmak durumunda kalmıyor bedenlerimiz. Bir de üstüne sıcak klimalı arabalarda uzun süre zaman geçirip açık havada ise zaman geçiremediğimizi düşünün, işte tam da bu sebeplerden dolayı vücudumuzdaki kahverengi yağ dokusunu hiç çalışmadığından, işlevini yitirmesi dolayısı ile kaybediyoruz.
Söz konusu araştırmayı sürdürüen İngiliz doktor Johnson yağ dokusu ile ilgili, “Ya kullanırsın ya da kaybedersin. Eğer soğuğa maruz kalmazsan vücudun kahverengi yağ dokusunu kaybedecek ve enerji yakabilme özelliğin de bundan nasibini alacaktır. Ancak kahverengi yağ dokusunu geri kazanabilirsin de.” diyor.
Eski NASA bilim adamlarından Ray Cronise de çeşitli keşiflerde (4) bulunmuş konu ile alakalı. “Kilo kaybını hızlandırmak için ısısal işlemler uygulayabiliriz. 15 C ortamda bile insanların metabolizmasında yüzde 20’lik bir hızlanmadan bahsedebiliyoruz. “ diyor.Serin evde yaşamanın zor olduğu, eğer alışık değilseniz, bir gerçek ama üstüste giyeceğiniz kıyafetlerle üşümeyeceğinizi bilin.
Bu sadece bir alışkanlık meselesi, sıcağa karşı bir bağımlılığımız oluşmuş ve bunu kırabilmek sizin elinizde. Hem kahverengi yağ dokularını, hem de enerji tasarrufu ve dolayısı ile ekonominize yapacağınız katkıyı düşünün bir de…
1. http://www.biltek.tubitak.gov.tr/haberler/tip/s-502-7.pdf
2. http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1111/j.1467-789X.2010.00851.x/abstract
3. http://well.blogs.nytimes.com/2011/01/26/central-heating-may-be-making-us-fat/
4. http://abcnews.go.com/Health/brr-frigid-temps-lead-weight-loss/story?id=12402127