İki yıldır çöp atmayan restoran
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre kişi başına günde 1,5 kilo kadar çöp üretiyoruz. Bu miktarı 16 milyon nüfuslu İstanbul’a uyarladığımızda önümüze her gün oluşan 24.000 tonluk bir çöp dağı seriliyor. Bu karanlık tablo, insanın ister istemez “Ben, farkında olmadan doğaya nasıl bu kadar zarar veriyorum?” diye düşünmesine yol açıyor.
Şöyle bir durup, gün içinde çöp tenekesiyle olan münasebetinizi düşünürseniz bahsettiğim rakamlar, kafanızda daha somut bir anlam kazanabilir.
Çöpe ne atıyoruz?
Evde kullandığımız ürünlerin ambalajları, ofisteki kağıtlar, fazla gelen yemekler, gün içinde tükettiğimiz içecek kutu ve bardakları, kredi kartı fişleri, dolaptaki tarihi geçmiş gıdalar…
Liste uzayıp gidiyor fakat çöpe attğımız maddelerin çoğunun gün içinde tükettiğimiz gıdalar ve onların ambalajları olduğu aşikar.
Tüm insanlığın çöpünün en büyük kaynağı gıdayken iki yıldır tek bir çöp bile atmamış bir restoran düşünün. Atığını azaltan değil, hiç atık üretmeyen, çöp bidonuyle hiçbir ilişkisi olmayan bir restoran…
Şikago‘daki Sandwich Me In‘in sahibi Justin Virany tam iki yıldır restoran kapısından dışarı çöp çıkarmamış. Gıda atıklarını kompost ediyor, kağıt ve plastiklerin tamamını geri dönüştürüyor ve restoranda kullanılan her şeyin geri dönüştürülerek kazanıldığının garantisini veriyor.
Açıldığından bu yana geçen iki yılın sonunda restorandan toplamda 30 kilo (sıradan bir restoranın 1 saatte ürettiği çöp miktarı) geri dönüştürülemez çöp çıkmış ve restoran sahibi bu çöpleri de yeni yaptığı bir heykel projesinde kullanması için yerel bir heykeltraşa bağışlamış. Çöp politikasının yanında Sandwich Me In‘de geri dönüştürülebilir enerji ve yerel ve sürdürülebilir malzemeler kullanılıyor. Bunca emek ve uğraşla yapılan sandviçlerin fiyatları da oldukça makul, hiçbiri 10 dolar’ı geçmiyor.
