COP21 Paris İklim Zirvesinde neler oluyor?

Bir anda tüm gazetelerin çevreci kesilmesi ile yayınladığı bilgi bombardımınından da gördüğünüz üzere, neredeyse bütün ülkelerin yetkilileri Paris’e İklim Değişikliğini tartışmaya gitti.

Bu yetkililerin nihai amaçları gezegenin karbon ayak izinin küçülmesi. Bu hikayeyi daha önce duydukdiyorsanız, haklısınız, çünkü daha önce denediler. COP21 Paris İklim Zirvesi, Japonya’dan Arjantin’e, Paris’ten önce de Kopenhag da olmak üzere onlarca toplantıdan biri, hatta isminden de belli olduğu üzere 21. toplantı.

Birleşmiş Milletlerin İklim Değişikliğine karşı verdiği mücadele bazılarına karmakarışık gelse de, olay aslında basit. Kısaca, gezegenimiz şimdiye kadar kesin bir anlaşma olmadığı sürece iklim değişikliği problemini çözemiyor gözüküyordu. Çünkü anlaşma için; kimin sorumluluğu anltında olacak? tam olarak ne anlama gelir? vb gibi sorularda tam olarak anlaşılaması gerekiyor, anlaşılamadı için de imkanlar elden gidiyordu.

Ama bu sefer Paris’te farklı bir şey deneniyor. Bu sefer her ülke kendi yapacağı değişiklikleri INDCN – Niyet Edilen Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkılar adı altında bir öneri olarak sunuyor. 5 yıl önce liderler zaten küresel ısınmayı 2 derecenin altında tutmak için belirli taahütler vermişlerdi.

234567(3)

Böylelikle 150’den fazla ülke Paris Zirvesi öncesi INDC önerilerini sundular. Yalnız şöyle bir sorun var, yapılan araştırmalar bu anlaşmaların yarı yolda kaldığını belirtiyor. Yani Paris’in amacı yolun diğer yarısını tamamlamak için anlaşmalar yapmak olacak.

Paris’te hükümetler birbirleri ile tavizler verdiğini düşündükleri anlaşmalar yerine, her iki tarafında kazanmasına odaklı kooperatif projeler yapmaya odaklanacak. Yerelde karbon emisyonlarını kısıp, diğer uluslarla da bu yönde çalışarak yapılacak kooperatif oluşumların etkisinin anlaşmalara göre daha fazla olması bekleniyor.

Bu kooperatif anlaşmalar için umut verici noktalar var. Yerel yatırımları kolaylaştıracak şekildeyenilenebilir enerjinin fiyatları giderek düşüyor ve şiddetli doğa felaketleri ülkelerin ekonomilerine büyük zararlar veriyor. Böylelikle artık daha fazla insan liderlerden değişiklikler yapmasını bekliyor.

BUNU DA OKU:  Etik, uzun ömürlü, tamir edilebilir telefon: Fairphone

“İklim değişikliğin etkilerini hisseden ilk, bununla ilgili çözüm üretecek de son nesil” olduğumuzu belirten ABD başkanı Barack Obama ve 100’ yakın dünya liderlerinin konuşmaları ile açılan Paris Zirvesi’nin ilk gününde sadece liderler değil küresel şirketler de konuşmalar yaptı. Bu konuşmalardan en dikkat çekeni ise Microsoft’un kurucusu Bill Gates’den geldi.

9876543223456

Bill Gates ve Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg, ve Virgin Grup’un kurucusu Richard Branson’un da aralarında bulunduğu bir organizsyon ile yenilenebilir enerji için yapılacak harcamaları20 milyar dolar civarında arttırmayı planlayan Breakthrough Energy Coalition (Enerji Koalisyonu Atılımı) projesi, 10 ülkeden 25 yatırımcı ile start aldı.

COP 21’in ikinci günü ise daha sakin geçti. En büyük açıklamalardan biri Cezayir, Nijerya, Güney Afrika gibi devletlerin içinde bulunduğu 52 üyeli Afrika Birliğinden geldi. Birlik, 2030’a kadar şu an mevcut bulunan tüm enerji üretiminin iki katından fazla yenilenebilir enerji yatırımı yapacağını bildirdi.Etkisinin çok büyük olacağı düşünülen bu anlaşma 2030’da 300 GW -Türkiye’nin tüm elektrik üretiminin 4 katı- yenilenebilir enerji üretimi yapmayı planlıyor.

İkinci günün en umut verici açıklamalarından biri yine ABD Başkanı Barack Obama’dan geldi. Zirvenin bir anlaşma ile sonuçlanacağından umutlu bulunan Obama asıl sorunun kalıcı bir zarar vermeden önce frene basmak için ne kadar hızlı davranılacağı olduğunu ve ülkelerin bağlı kalacağı bir şeffaflık mekanizması istenmesi gerektiğini belirtti.

8765432345678(1)

COP 21 konferansının ilk gününde Türkiye adına bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise zirve sonunda varılacak anlaşmanın Kyoto Protokülü’nde bulunan ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ilkesinin muhafaza edilmesi gerektiğini belirtti.

Türkiye’nin hızla gelişen bir ekonomi olduğunu belirten Erdoğan, emisyon artışında, 2030 yılına kadar %21’e kadar bir artıştan azaltım sağlamayı hedeflediklerini ve bu doğrultudaki çabalarımızın, imkanlarımız ve alacağımız uluslararası destekler ölçüsünde artarak devam edeceğini belirtti.

BUNU DA OKU:  Çevre hareketine yön veren 6 muhteşem kadın

Türkiye’nin enerji üretiminin elindeki yenilenebilir enerji kaynakları ile %100 oranında sağlanabileceğini daha önceki yazımızda belirtmiştik. Tabii, bununla beraber Erdoğan’ın açıklamasınında belirttiği üzere yapılan yatırımlar yenilenebilir enerjiye gitmiyor. Avrupa’nın kömüre en fazla yatırım yapan ülkesi olarak planlanan 75 kömürle çalışan termik santral, emisyonlardaki %21 artışın aslında ne kadar gerekli olduğunu sorgulatıyor.

201510191243(1)

2023 yılına yapılacak yatırımların fosil yakıtlar yerine, yenilenebilir enerjiye yönlendirildiğindeTürkiye’nin ihtiyacı olan enerji üretimini karşılayabileceğini belirten raporlar mevcut. Kömür üretimi ve maden çıkarımına sadece 2013’de resmi olarak 627-730 milyon dolar civarı teşvik verenTürkiye’nin kömür yatırımlarının ne ekonomik, ne sosyal ne de çevre açısından mantıklı bir yanı yok.

Paris Zirvesi sonunda bizim iki isteğimiz var. Birincisi Türkiye’nin de iklim değişikliği mücadelesine karşı üstüne düşen sorumluluğu alması ve elinde bulunan kaynakların akıllı bir şekilde kullanılması.İkincisi ise dünya liderlerinin Paris’e gelirken ve toplantı sırasında üretecekleri, WIRED’ın yaptığı hesaba göre 1.000 arabanın yıllık karbondioksit salımına eşit, 300 bin ton karbondioksitin bir işe yaraması ve elle tutulur bir anlaşmanın sağlanması.

 

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, İklim Değişikliği
Dünyayı gezen kitaplar: Book Crossing

Kendini dünyanın kütüphanesi olarak tanıtan, kitapların resmen bir de pasaporta sahip olduklarını bize hatırlatan bir network açık alandaki kitap değişimini...

Kapat