Enerji ihtiyacımızı karşılamanın reçetesi: Biraz tuz, azcık cam ve bolca güneş

Las Vegas’a bir kaç yüz kilometre uzakta, Nevada çölünün yükseklerinde Crescent Dune (Hilal Kumullar) göz alıyor. Yuvarlak şekli ile neredeyse bin kadar cam paneli içinde barındıran bu güneş enerjisi santralinin ortasında blunan kule ise parlayan bir yıldız gibi çölde kendisini göstermekte.

Bilimkurgu hikayelerinden çıkan bir şehri andıran bu Crescen Dune Odaklanmış Güneş Enerjisi Santrali, güneş enerjisinde yeni nesil santrallerin bir örneği. 1 kilometrekarelik bir alana yayılan bu paneller, evlerde veya güneş enerjisi çiftliklerinde bulunan fotovoltaik panellerden değil. Aksine bu paneller, devasa büyüklükte çok yüzlü aynalardan oluşmakta. Bu aynalar bir ayçiçeği gibi güneşi takip ederek, güneş ışığını tam ortalarında bulunan kulenin en üstüne yasıtıyor.

Sadece sabah saatlerinde çalıştığı için düzenli olarak elektrik üretemeyen güneş enerjisi santrallerine, uzun yıllardır mühendisler bir çözüm yolu aramaktaydı. Enerjiyi suda, bataryalarda ve hatta sıvı dolu parabolik kanallarda depolamaya çalışan bu projelerden sadece biri istenilen verime ulaştı: erimiş tuz çözeltileri.

Hilal Kumulların ortasında bulunan kulede 25 bin ton potasyum ve sodyum nitrat karışımı bulunmakta. 288 dereceye önceden ısıtılan bu karışım, suya benzer bir sıvı şeklini aldıktan sonra, dar ve ince boruların içinden geçerken odaklanmış güneş ışığına maruz kaldığında yaklaşık 560 derecelik ısılara ulaşıyor.

Kuleden aşağı inen bu sıvı tekrardan sıvı tanklarında depolanıyor. Gün içerisinde ısısını koruyan bu karışım, ihtiyaç olduğu zaman veya akşam saatlerinde geleneksel buhar türbinlerinin yardımı ile elektrik üretebiliyor. Böylelikle Hilal Kumullar, 75 bin ev için 24 saat boyunca elektrik üretebiliyor.

crescent-dunes-01

Hilal Kumulları çalıştıran şirketin CEO’su Kevin Smith bu teknolojinin sadece güneş enerji sistemlerine değil, tek başına fosil yakıtlara da rakip olduğunu savunuyor. Tek başlarına yenilenebilir enerjinin yeterli olmayacağı yerlerde, depolama kapasitesi ile Odaklanmış Güneş Enerjisi teknolojisinin yeterli olabileceğini belirten Smith, benzer planların başka ülkelerde de geliştirildiğini söylüyor.

BUNU DA OKU:  Güneş enerjili rüyalar

Smith’in bahsettiği bir başka Odaklanmış Güneş Enerjisi teknolojosi Fas’ta bulunmakta. Noor 1 isimli bu güneş enerjisi santrali, şu an dünyanın en büyük odaklanmış güneş enerjisi santralinin bir parçası. Hilal Kumullar ile aynı teknolojiyi kullanan Noor 1, 800 adet sırada 500 bin ayna barındırıyor.

Noor 1’i de içeren 4 büyük santralin birleşiminden oluşan bu proje bittiğinde toplam büyüklüğü Fas’ın başkenti Rabat’a eşit bir güneş santrali olacak. 1 milyon evin enerjisini sağlayacak bu proje 580 MW enerji üretecek. Noor 1 ise kendi başına 160 MW elektrik üretmekte.

Fas’ın çevre bakanı Halima el-Haite, güneş enerjisinin bu yüzyılda bölgeyi geçen yüzyılda petrolün geliştirdiği gibi geliştireceğine inanıyor. Ama bu 9 milyar dolarlık proje ülkenin daha acil bir problemine cevap vermek için başlatılmış.

Fosil yakıtların %94’ünü diğer ülkelerden sağlayan Fas, enerjinin devlet bütçesinde bu kadar büyük bir yeri olmaması gerektiğine inanıyor. Bu yüzden fosil yakıtlara devlet yardımını kesen ülke, aynı zamanda oldukça yüksek güneş enerjisi potansiyelini kullanmanın peşinde. 2020 yılına geldiğinde tamamı ile yenilenebilir enerji kullanmak isteyen Fas, güneş, rüzgar ve hidro enerji santrallerinden eşit yararlanmak istiyor.

Türkiye’de de durum çok farklı değil, hala fosil yakıtlara %90 oranında dışarıya bağımlı olduğumuzu düşünürsek bu iki örnekten ders çıkarmamak mantıksız bir hareketmiş gibi gözüküyor. Bir çok çalışma, rapor ve analiz arka arkaya, %100 yenilenebilir enerjinin Türkiye’de mümkün olduğunu, hatta fosil yakıtlar ile artan enerji ihtiyacını karşılamanın, yenilenebilir enerji ile karşılamak ile aynı maliyete sahip olduğunu belirtiyor.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Kurumsal Sürdürülebilirlik, Yenilenebilir Enerji
Van Gölü’nde su altı Peri Bacaları bulundu

Van Gölü'nü keşif çalışmalarında dört kilometrelik alanı kaplayan, 20 metre uzunluğunda su altı Peri Bacaları olarak bilinen dikitler ortaya çıktı.

Kapat