İsveç’ten strese karşı doğanın ortasında bir deney: 72 saatlik camdan kulübe

Doğaya ulaşmanın ve özgürce içerisinde gezinmenin anayasal bir hak olduğu İsveç’te, vatandaşlar doğal sınırlar içerisinde kalan özel mülklere zarar vermediği sürece içerisinde dolaşmak için izne gerek duymuyorlar.

%97’sinde yerleşim bölgesi olmayan, 29 ulusal parkı ve 4 bine yakın doğal koruma alanı bulunan ülkede, doğada zaman geçirmek akıl ve beden sağlığı için en önemli aktivitelerden biri olarak görülüyor. İsveç’in arka arkaya dünyanın en mutlu ülkesi seçilmesinin arkasında bu neden yattığı düşünen uzmanların sayısı oldukça fazla.

O yüzden İsveç Turizm Kurulu, İsveç’te bulunan Karolinska Enstitüsü’nden psikologlar ve nörologlar ile bir araya gelerek bu ulusal hakkında önemi oldukça ilginç bir deney ile dikkat çekmek istemiş.

Plan aslında oldukça basit. İsveç’te yaşamayan 5 yabancı İsveç’in batısında bulunan Hanriksholm adasında 72 saatini camdan bir kulübenin içerisinde geçirecek: 3 günlük yavaş, bilinçli bir yaşam ve gezegen ile bir olmak…

Misafirler kaldıkları süre içerisinde İsveçlilerin doğada geçirdikleri tipik bir süreci deneyimlemiş: Yüzme, balık tutma ve kamp ateşinde yemek pişirmek gibi. Bu tecrübeyi yöneten Jennie Skogsborn Missuna, misafirlerin cep telefonlarını kullanmalarına izin verdiklerini ama sadece ailelerini aramalarını istediklerini, onun yerine dijital teknolojiden uzaklaşmalarını önerdiklerini söylüyor.

Misafirlerden etrafındaki doğal alan hakkındaki duygularını, fikirlerini ve hissettiklerini  her akşam bir günlüğe yazmaları rica edilmiş. Araştırma bittikten sonra katılımcıların bu yazdıkları notlar, bir yaratıcılık testi ile beraber kan basınçları ve kalp atış hızları testin sağlık ve mutluluk konusundaki belirleyicileri olmuş.

Katılımcılara kan basıncı ve kalp ritm hızını ölçen cihazlar verilmiş

Yapılan bu deney sonunda katılımcıların stres seviyelerinin %70 oranında azaldığı, kan basıncı ve kalp atış hızlarının normalleştiği ve bununla beraber doğaya olan bağlılık hislerinin de arttığı gözlemlenmiş.

Katılımcılardan Münih’de bir polis olarak görev almış Steffi Tauscher, testin yapıldığı alana geldiğinde veri sıcak ve heyecan verici bir his yaşadığını, sürekli güldüğünü ve başka bir yere gitmek istemediğini söylüyor. Londra’da bir tv yapımcısı olan Ben Fogle ise dünyasının yavaşladığını belirtiyor.

BUNU DA OKU:  İsveç'in sürdürülebilir yüksek lisans programları

Çoğu kişi doğada zaman geçirmekten oldukça mutlu olsa da, artık bunun sağlığımıza olan etkisini gözden kaçıramayız. Yavaş yavaş kaybolan doğal alanların insan sağlığı üzerindeki önemini gerçekten bu ve bunun gibi testler ile bir çok kez kanıtlandı.

Neyse ki, İsveç bu 72 saatlik tecrübeyi herkese açık hale getirdi. Buraya tıklayarak siz de 72 saatlik camdan kabini kiralayabilir, bu ilginç deneye siz de ortak olabilirsiniz.

Aşağıda deney ile ilgili bir videoyu (İngilizce) izleyebilirsiniz:

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Kent, Kurumsal Sürdürülebilirlik, Yeşil alanlar
Torba yasa ile doğal alanlar tehlikeye atılıyor : Hedefte yine meralar ve ormanlar var

Bu hafta görüşülecek tasarı ile ilgili milletvekillerine ulaşıp, özellikle 54, 55, 56, 61 ve 75. maddelerin çıkarılmasını ve doğaya vereceği zararın...

Kapat