Van’dan gelen çığlığı duymak zorundasınız

Van Depremi’nin ikinci yılında depremin etkileri hâlâ sürüyor. Zaman içerisinde ‘konteyner kentler’ bir çözümsüzlük sembolü haline gelirken yetkili mercilerin de kalıcı çözüm önerileri üretmemeleri mağduriyetin artmasına yol açtı.

Depremin ardından kurulan 34 konteyner kentten dördünde şu an Valiliği’nin rakamlarına göre hâlâ 255 aile yaşıyor. Valilik tarafından herhangi bir alternatif sunulmaksızın boşaltmak için konteyner kentlerin elektrikleri ve suyu da kesildi. Bunun üzerine seslerini duyurmak için peş peşe açlık grevine giden Van-Anadolu Konteyner Kent’te 57., Tahirpaşa‘da ise 4. gününde. Elektriklerin kesilmesiyle kış koşullarında ısınmak için kullanılan yöntemler ise oldukça tehlikeli. Dün bir konteynerde gerçekleşen tüp patlaması tehlikenin boyutlarına dikkat çekiyor.

Gündem Çocuk Derneği’nin “Van-Erciş Depreminin İkinci Yılında Durum Değerlendirme Raporu” konteyner kentlerin yanında TOKİ konutlarına yerleştirilen depremzedelerin de sorunlarla karşılaştığını, barınma sorununun ciddi bir sorun olduğunu ve bu temel sorun etrafında hayatın nasıl felç olduğunu ortaya koyuyor. “İnsanların –onlara hiçbir hizmet sunulmadan- günlük hayatlarına devam etmesi beklenmektedir” tespiti, tüm sürecin özeti niteliğinde.

0Rrpp

Tüm bu sorunlara dikkat çeken bir çağrı “Forumlardan Van’a Destek” imzası ile Gezi Direnişi’nin ardından parklarda buluşmaya devam eden forumlardan geldi. Başta yetkililer olmak üzere herkesi, seslerini duyurmak için açlık grevini kararlılıkla sürdüren depremzedelerin çığlığını duymaya çağırdıkları metin şöyle:

UYARIYORUZ: VAN’DAN YÜKSELEN ÇIĞLIĞI DUYMAK ZORUNDASINIZ!

Van’da 2011 yılının 23 Ekim ve 9 Kasım tarihlerinde yaşanan depremlerin üzerinden tam 2 yıl geçti. Çoğumuzu şaşırtmasa da acı bir gerçek ile karşı karşıyayız: yaralar halen sarılmış değil.

Borçlandırılarak TOKİ konutlarına yerleşen depremzedelerin birçoğu ödemeler başladığında ne yapacağını bilmiyor. Kiraya ya da akrabalarının yanlarına çıkarak konteynerlerdeki gayriinsani yaşam koşullarından kurtulmuş olanlar da sürdürülebilir bir çözüm için ne yapacaklarını bilemez durumda.

BUNU DA OKU:  Toprağa düşecek cemreyi kutluyoruz

Fakat öyle bir kesim var ki, artık çaresizlikleri çığlığa dönüşmüş: İki yıldır 20 metrekarelik konteynerlerde yaşamaktan başka çare bulamamış en yoksul kesim şimdi sokağa atılmak isteniyor. Van Valiliği, hala dört konteyner kentte (Anadolu, Tahirpaşa, Kayaçelebi ve Alkanat) yaşamını devam ettirmeye çalışan 200’ün üzerinde evsiz/kiracı depremzede aileyi terke zorlamak için iki ay önce elektriklerini kesti ve çamaşırhane, kreş, cami, çocuk oyun parkı gibi temel ihtiyaçlarını karşılayan konteynerleri söktü. Zaten zor koşullarda idame ettirdikleri hayatları devlet politikalarıyla kabusa çevrilen depremzedeler, seslerini duyurmanın başka yolu kalmayınca, 27 Ağustos’ta açlık grevine başladı. Her geçen gün yeni depremzedelerin katılımıyla büyüyen açlık grevi, Van’dan yükselen bir çığlıktır.

432342423(1)

Biz bu çığlığı duyduk, seslerine ses katarak cümle alemin duymasını sağlamaya karar verdik. Çünkü Gezi Direnişi her türlü haksızlığın, yolsuzluğun, talanın, adaletsizliğin karşısındadır. Çünkü Gezi Direnişi her türlü gayri insani devlet politikasının, hesap vermek yerine “Ben yaptım o kadar!” diyen politikacının, siyasi kayırmacılığı düstur edinmiş-yandaş arayıcı devlet görevlilerinin karşısındadır.

Çünkü Gezi Direnişi’nin bugünkü biçimi olan Forumlar, siyaseti politikacılara terk etmemeye, haklarımızın gasp edilmesini kabul etmemeye kararlı. Karar verdik, haykırıyor ve diyoruz ki: Devlet tüm bu sorunlara çözüm bulmak zorundadır!

Vaktimiz az. İçeri alınan sobalardan zehirlenme vakaları yaşanıyor, özellikle de çocuklar bulaşıcı hastalık riski altında. Soğuk ve 2 aydır devam eden açlık grevi dolayısıyla konteyner kentlerden her an bir ölüm haberi gelebilir.

Evsiz/kiracı depremzedelerin iki yılın sonunda, üstelik de kış koşullarında elektriksiz bırakılması kabul edilemez.

Kesilmiş olan elektrik hiç vakit kaybedilmeden tekrar bağlanmalıdır.

Konteyner kentlerde yaşayan ailelerin sağlık, eğitim, sosyal ve kültürel ihtiyaçları derhal insani koşullara kavuşturulmalıdır.

Ardından kalıcı çözüm için adım atılmalı, depremzedelerin konut-barınma ve işsizlik sorunları hızla çözülmelidir.

BUNU DA OKU:  Yokluktan Bolluğa

Uyarıyor, haykırıyor ve diyoruz ki: Forumlar sorunlar çözülünceye kadar konunun peşinde, Vanlı depremzedelerin yanında olacaktır!

 

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Gündem, Kent, Mimari
İki süper etkinlik birden

İstanbul bu hafta iki süper etkinliğe birden ev sahipliği yapıyor.

Kapat