17 Ağustos’un yıl dönümü: Acil toplanma alanları kayboluyor, imar affı, denetimsizlik ve rant artıyor

Bugün, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 19’uncu yıldönümü. Kocaeli Gölcük merkezli depremde resmi rakamlara göre 17 bin 480 kişi yaşamını yitirdi, 23.781 kişinin yaralandı.

Gölcük’te, Kocaeli’de on binlerce konutun farklı oranlarda hasar gördüğü felaket, İstanbul’da da yıkıma neden olmuş ve Türkiye’de yapı güvenliğinin ciddi bir şekilde sorgulanmasına neden olmuştu. Bununla beraber uzmanlar son 19 yılda bu konu hakkında ciddi bir değişikliğe gidilmediğini belirtiyor.

17 Ağustos Depreminin yıl dönümü için bir basın açıklaması yağan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), özellikle kamu yapılarının denetim dışı tutulduğunu ve görevli mimar ve mühendislerin yeterliliklerinin denetlenmediğini belirtiyor.

Buna ek olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ’nin geniş bir şekilde yetkilendirildiğini, kentsel dönüşüm alanlarının ise neredeyse tüm ülkeye yayıldığını açıklıyor.

Bununla beraber Onuncu Kalkınma Planı’nda da, “Kentsel dönüşümün doğurduğu değer artışlarından kamuya kaynak sağlanmasının” ve “Özel sektör tarafından geliştirilen kentsel dönüşüm proje sayısının artırılmasının” amaçlandığına dikkat çekiliyor.

TMMOB aynı zamanda  “İmar Barışı” adıyla yasalaşan yeni “İmar Affı” ile açılan hukuk davaları sonucu planları ve ruhsatları iptal edilmiş olan her biri bir “kent ve çevre suçu” niteliğinde yükselen denetimsiz ve kaçak yapılar yasal hale getirildiğini öne sürüyor..

Ayrıca 3194 sayılı İmar Kanununa eklenen geçici 16. Maddede “Yapının depreme dayanıklılığı hususu malikin sorumluluğundadır” denilerek olası bir afet sonucunda siyasi mali ve kamusal sorumluluğundan kaçınıldığını belirtiyor.

Politeknik ise yapıların güvenliğinin yanı sıra kentlerdeki olası afet durumlarında geçici veya sürekli toplanılabilecek, halkın barınma, beslenme, sağlık gibi temel ihtiyaçlarının karşılandığı acil toplanma alanları konusunda da gereklilikler de yerine getirilmediğine dikkat çekiyor.

Kent içinde kalmış acil toplanma alanları iktidar eliyle yapılaşmaya açıldığını belirten Politeknik, İstanbul’da acil toplanma alanları üzerine rezidans projeleri, AVM’ler yapıldığını açıklıyor.

BUNU DA OKU:  Nükleer Denemelere Karşı Uluslararası Eylem Günü

Politeknik, Marmara Depremi’nin ardından belirlenen 480 acil toplanma alanı yapılaşmalar sonrasında 100’ün altına indiğini ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi konuyla ilgili bilgilendirme de yapmadığını belirtiyor.

Politeknik, yapı güvenliğinin yok sayılmasının ardından afet durumunda toplanma alanlarının da yok edilmesi depremin yaratacağı yıkımı katlayacağını açıklıyor.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Yorumlar kapatıldı.

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Gündem, Kent, Mimari
Sıcaklarda artan ölümcül tehlike: Ozon kirliliği

Tıpta uzmanlık dernekleri, hekim örgütleri ve çevre derneklerini bir araya getiren Temiz Hava Hakkı Platformu (THH), ozon (O3) kirliliğine dikkat çekerek yetkilileri...

Kapat