Aids’in Sonu Seninle Geliyor!
1 Aralık Dünya AIDS günü, HIV ve AIDS’in işlendiği haftadır. Günümüzde, dünya için giderek daha önemli bir tehlike arz eden AIDS hastalığı, özellikle bilgi eksikliği nedeniyle halen yayılmaktadır.
HIV bugün dünyada ve Türkiye’de tüm din, dil, etnik köken, meslek, yaş, kadın, erkek, çocukları ilgilendirmektedir…
Dünya AIDS Raporu 2011 verilerine göre, dünya genelinde 34 milyon kişi HIV ile yaşıyor. Bunun 30,1 milyonu yetişkin, 16,8 milyonu kadın ve 3,4 milyonu 15 yaş altından oluşuyor. 2010 yılında yeni enfekte olan 2,7 milyon kişinin 2,3 milyonu çocuk ve 390 bini 15 yaş altı çocuktan oluşuyor. 2010 yılında dünya genelinde 1,8 milyon kişi AIDS nedeniyle yaşamını kaybetti. Bu kişilerin 1,5 milyonu yetişkin, 250 bini ise 15 yaş altı çocuk….
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2002 yılında yayınladığı raporunda her gün 6.000 gencin bu hastalığa yakalandığını belirtiyor. AIDS hastalığına sebep olan HIV virüsünün bulaşması gelişmiş ve bu konu hakkında aktif çalışmalar yapan ülkelerde gittikçe azalırken, yeni gelişmekte olan ve HIV konusu üzerinde yeterince durulmayan ülkelerde artarak devam ediyor.
HIV/AIDS NEDIR?
HIV vücuda girdikten sonra tedavi edilmezse ortaya çıkan hastalıklar bütününe AIDS denir. HIV virüsü insan vücudunda hastalıklara karşı direncini sağlayan bağışıklık sistemini etkisiz hale getirmektedir. Vücut bağışıklık sisteminin etkisiz hale gelmesi, virüsten etkilenmeden önce kolayca baş edebildiği diğer hastalık mikroplarıyla artık çarpışamayacak duruma gelmesi demektir. Bu da basit bir enfeksiyonun bile ölümcül olmasına sebep olabilir.
NASIL BULAŞIR?
Korunmasız seksüel birleşme, uyuşturucu kullanıcıların enjektörlerini paylaşması ve kan transferidir.
NASIL BULAŞMAZ?
HIV virüsü, vücut dışında çok dayanıksız bir virüstür. HIV(+) biriyle öpüşmek, dokunmak, aynı havayı solumak , aynı tabağı veya bardağı kullanmak tamemen risksizdir. HIV virüsü tükrük, ter veya göz yaşıyla da bulaşmaz.
HIV (+) MİYİM?
HIV (+) olan kişilerin çoğu test yaptırmadıkları sürece, 10 -15 yıl HIV(+) olduklarını fark etmeden yaşarlar. Bu döneme kuluçka dönemi denir. Kuluçka döneminde HIV(+) olduğunu bilmeyen birey hem HIV virüsünün yayılmasına hem de HIV virüsü henüz AIDS haline gelmeden başlanması gereken tedaviden yoksun kalmalarına neden olur.
HIV tarafından infekte olmuş bireylerin bazılarında ilk haftalarda soğuk algınlığına benzer semptomlar görünsede, birçok vak’a bu semtomları yaşamaz.
HIV (+) olup olmadığınızı anlama’nın tek kesin yolu test yaptırmaktır.
HIV TESTİ?
Süpheli ilişkiden 21 gün sonra HIV PCR ve P24 Antijen testi, Süpheli ilişkiden 3 ay sonra da ELISA testi yaptırabilirsiniz.
Hemen hemen tüm devlet ve üniversite hastanelerinde isminizi bile vermeden, tamamen anonim şekilde kolayca test yaptırabilirsiniz. Ayrıca pek çok özel hastanede ve laboratuarda test yapılıyor. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Küresel Fon arasında, hazırlanan program çerçevesinde ücretsiz, Ankara, İstanbul, İzmir ve Trabzon’da on dört ayrı yerde HIV/AIDS Gönüllü Danışmanlık ve Test Merkezi hizmet vermektedir.
HIV(+) olmanız durumunda bile kimliğinizi ifşa etmeniz gerekmiyor dolayısıyla tedavinizden sorumlu doktor ve ekibi dışında kimseye söylenmemesi gerekiyor. Tüm tedavi masrafları Sosyayal Güvenlik Kurumuna dahil kurumlar tarafından karşılanıyor. Sigortası olmayıp, maddi gücü de yeterli olmayanlar yeşil karttan, isteğe bağlı sigorta veya genel sağlık sigortasından yararlanabiliyor.
HIV(-) BİR YAŞAM SÜRMEK İÇİN NE YAPABİLİRİM?
– Cinsel ilişki sırasında latex prezervatif kullanın. Kullandığınız prezervatifin son kullanma tarihinin geçmediğinden emin olun. Vazelin gibi yağlı kayganlaştırıcılar yerine su bazlı kayganlaştırıcıları tercih edin.
– Kan ürünlerinin mutlaka gerekli testlerden geçirilmiş olduğundan emin olmak gerekir.
– Berberde tıraş olurken kendimiz için yeni bir jilet kullanıldığından emin olunuz.
– Uyuşturucu madde bağımlısıysanız , mutlaka kendi enjektörünüzü kullanın. Enjektörünüzü kimseye ödünç vermeyin
