Artık bizim de ‘sürdürülebilir indeks’imiz olacak

Artık IMKB’nin de “Sürdürülebilirlik Endeksi” olacak. Geçtiğimiz günlerde, IMKB ve Türk İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği “IMKB Sürdürülebilirlik Endeksi” (Istanbul Stock Exchange Sustianability Index- ISESI) yapma projesinin ilk adımlarını attı.

Şu sıralar finans dünyasında aktif olarak çalışmasam da, halen mümküm olduğunca neler olup bittiğini takip etmeye çalışıyorum. Her ne kadar yaşanılan ekonomik krizlerden çıkan sonuç, yanlış kullanılınca finansın ne kadar tehlikeli olabileceği olsa da, ben yine de finans dünyasını günahıyla sevabıyla seviyorum (Tabii günahı sevabından çok, o ayrı dava).

Bu haberi görünce inanılmaz sevindim. 1999’da Amerika’da Dow Jones Sürdürülebilir Indeksi piyasalarda yatırımcılara sunulduğunda, şaşkınca acaba kimler bunu bir yatırım aracı görür diye düşünmüştüm. Zaman içinde kurumsal ve bireysel yatırımlarını sadece çevresel, kurumsal ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olan şirketleri portfolyolarında tutan yatırımcıları gördükçe sevinmiştim

Bir indeksten ne çıkar diye düşünebilirsiniz. Fakat 1999’dan beri bu yatırım aracının nasıl insanların yatırım kararlarını etkilediğini, dahası şirketlerin nasıl bu indekse girmek için can attığını gördüm. (tabii yeşil badana yapanlar da cabası) Sırf yenilenebilir enerjiye yatırım yapan, sadece “yeşil şirketler”in bonoların alan yatırımcılar tanıdım. Zaman içinde acaba Türkiye’de ne zaman yatırımcı bu seviyeye gelecek diye düşündüm.

Hep tüketicinin kuvvetli olduğunu söyluyoruz ya, bu da aslında farklı değil. Yatırımcı da bir tüketici. Yatırımcı talep etmezse, o GDO’lu mısırı üreten veya ihraç eden şirkete kimse yatırım yapmayacak. Bu yüzden “etik yatırım”ın gücüne inanıyorum. Bizdeki indeks nasıl olacak, kimler bu endekse layık olacak henüz bilmiyorum. Ancak bir petrol şirketi ya da bir çimento şirketi hiçbir zaman bu listeye giremeyecekler. Zaman içinde yabancı yatırımcıların dikkatle izlediği Türk Borsasının, ISESI indeksindeki şirketler hem Türkiye çapında hem global pazarlarda dikkat çekecekler. Dahası yatırımcı da tüketici de onları destekleyecek. Nasıl olsa artık izim de bir sürdürülebilirlik indeksimiz olacak.

BUNU DA OKU:  Daha sıcak denizler balıkların küçülmesine yol açıyor
Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Ergem Şenyuva

İstanbul'da doğdum büyüdüm. Hep bu şehri, kültürel ve doğal mirasını koruma derdindeydim. Bir yandan yeşili ve doğayı nasıl gelecek nesillere bırakırız kaygım vardı. 2006 senesinin sonunda hayatımı değiştiren olay oldu ve kızım doğdu. Yaptığım her şeyi sorguladığım ve tekrardan en başa döndüğüm bir dönemden sonra, kurumsal hayata veda ettim. 2009 yılında Al Gore'un iklim değişikliğiyle mücadeleyi hedefleyen Climate Project derneğinin Türkiye temsilcisi oldum. İklim değişikliğini ve yaşadığımız dünyanın nelerle karşı karşıya olduğunu fark ettikçe, elimi taşın altına sokma zamanı geldi diye düşündüm. 2010 yılının sonunda Yeşilist'i kurdum. Bizden sonraki nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabileceğimize, hepimizin atabileceği küçük adımlarla büyük şeyler başarabileceğimize inanıyorum.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Ekoloji, Yenilenebilir Enerji
350 nedir?

350: alttan gelen itici gücün bir simgesi...

Kapat