Dünyanın en büyük çölü Sahra, iklim değişikliği yüzünden büyümeye devam ediyor

Sahra çölü son yüzyılda gözle görülür bir oranda büyüdü ve yeni yapılan bir araştırma bunun arkasında iklim değişikliği olduğunu savunuyor.

1923’den beri toplanan verileri derleyen çalışma, Sahra bölgesindeki yağmur düşüşündeki değişikliklerin arkasındaki nedenleri araştırıyor. Araştırma Türkiye’nin yüz ölçümünden yaklaşık 10 kat daha büyük olan çölün son yüzyılda %10 oranında büyüdüğünü gösteriyor.

Bu durum özellikle Sahra çölü sınırında bulunan Sahel bölgesinde büyük sorunlara yol açıyor ama uzmanlar iklim değişikliğine bağlı çölleşmenin sadece bu bölgeyi etkilemediğini belirtiyor.

Araştırmayı yöneten, Maryland Üniversitesi’nde atmosfer ve okyanus araştırmaları yapanProfesör Sumant Nigam, araştırmalarının Sahra Çölü’nü ele aldığını ama diğer çöller için uygulanabilecek verilere sahip olduklarını belirtti.

Dünya nüfusunun devam eden artışı ile artık çöl sınırlarında yaşayanlar verimli toprakları çöle kaybetmeyi riske atamıyor. Her çöl gibi Sahra da, mevsimsel olarak büyüyüp küçülmekte ama bu araştırma çölün uzun dönemli büyümesini öne çıkarıyor.

Bu uzun dönemli büyümeyi etkileyen iklim değişikliğinin etkilerini öne çıkarmak adına, biliminsanları Atlantik Onaryıllık Salınımı gibi doğal iklim döngülerinin etkisini ortadan kaldırmaya yarayan istatistiksel araçlar geliştirdi.

Buradan çıkan sonuçlar insanlığın neden olduğu iklim değişikliğinin Sahra Çölü’nün büyümesinin üçte birine sebebiyet verdiğini gösteriyor.Bu durum aynı zamanda tarıma bağlı ekonomileri bulunan ve Afrika kıtasında yaşayan insanları tahrip etmekte.

Araştırmaya destek veren Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilim Vakfı program direktörü Dr. Ming Cail, şu an Afrika’da yazların daha sıcak olmasının ve yağmurlu mevsimlerde kuraklık yaşanmasının arkasında da atmosferdeki sera gazlarının ve aerosollerin artmasının da olduğunu belirtiyor.

Uzmanlar uzun dönemli sıcaklık ve yağmur düşüşündeki değişiklerinin buradaki etkilerini inceledikten sonra elde edilen veriler ile diğer bölgelerdeki verileri karşılaştıracak. Bir sonraki bölge ise Kuzey Amerika olarak belirlenmiş.

BUNU DA OKU:  Pangolinlerin Koronavirüsüyle bağlantısı nedir?

Kuzey Amerika’da kışlar artık daha sıcak ama yaz aylarının sıcaklığı aynı kalmakta. Afrika’da bu durum tam tersi olarak görülmekte, kış sıcaklıkları sabit kalırken, yaz ayları daha sıcak yaşanıyor, bu yüzden de çölleşme etkileri daha ciddi seviyelerde yaşanıyor.

Türkiye’de de Orman ve Su İşleri Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele (ÇEM) Genel Müdürlüğü ile TÜBİTAK-BİLGEM tarafından yapılan Türkiye’de çölleşme modeli teknik raporu, ülke topraklarındaki çölleşme riskinin ne kadar yüksek olduğunu ortaya koymuştu.

Rapora göre Türkiye arazilerinin yüzde 80’ine yakın bir kısmı orta ve yüksek çölleşme riski altında bulunuyor. Araştırma özellikle çölleşme ve arazi bozulumuyla mücadelede başarılı adımların (politika, önlem ve uygulamalar) atılması durumunda, yüksek-düşük risk grubunda yer alan yüzde 16.5 oranındaki bir alanın çölleşme riskinin orta risk sınıfına düşürülmesinin de olanaklı olduğu ileri sürülüyor

Raporun nihai sonuçları önümüzdeki dönemlerde açıklanacak.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Yorumlar kapatıldı.

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Ekoloji, İklim Değişikliği
Mudurnu ile beraber Türkiye’deki ‘sakin şehirlerin’ sayısı 15’e yükseldi

Hem tarihî dokusunu, hem de doğal yapısını korumayı başarabilmiş, insanların sosyalleşmesine önem veren, yenilenebilir enerji ve teknolojik kaynakları en iyi...

Kapat