İklim değişikliği 2016 yılında 7 adet rekor kırdı

Dünyanın en kuzey noktalarından biri olan Alaska ve Hindistandaki rekor kıran sıcaklıklardan, kuzey kutbundaki buzulların erimesi ve karbondioksit seviyelerin yükselmesine, 2016 yılı daha Haziran ayı bitmeden kırmasını istemediğimiz rekorları birbiri ardına kırmakta.

1) Kuzey kutbunda bulunan buzullar öyle bir hızda erimekte ki Eylül ayına kadar 2012’de yaşanan küçülmeden daha büyük bir küçülme göreceğimiz analiz ediliyor. Bu kış buzulların genişliği en düşük seviyelerdeyken, Mayıs ayındaki buzul genişliği de ortalamanın 500 bin km2 daha az şekilde olmak üzere en düşük seviyesine ulaştı.

201606211248

2) Bu yılın her ayı, şimdiye kadar ölçülen en sıcak ay oldu. NASA’nın analizleri Şubat ayının küresel yüzey sıcaklıkları bakımından en gayritabi ölçümlere sahip olduğunu belirtiyor.

3) 19 Mayıs’da Hindistan tarihinin en yüksek sıcak gününü yaşadı. Termometreler, Rajistanın Phalodi bölgesinde 51C’ye ulaştı, ülkedeki kuraklık 300 milyon kişiyi etkiledi, suları çalınmasın diye baraj ve su depoları kolluk kuvvetler tarafından koruma altına alındı.

4) Kuzey Kutbuna zaten çok uzak olmayan Alaska da tarihinin en sıcak günlerini yaşıyor. Bu bahar Alaska, her nekadar ortalama sıcaklık 0 derece olsa da, ortalama sıcaklıktan 5.5 C daha yüksek bir seviyede tarhinin en sıcak baharıydı.

5) Uzun zamandır karbondioksit seviyeleri zaten rekor kırmakta ama 2016 yılı 350 ppm olması gereken güveli seviyeden yüksekliği ile tarihe adını yazdırdı. 400 ppm’e ulaşan karbondioksit seviyeleri en son 3,6 milyon yıl önce bu seviyelerde idi. Böyle giderse 2020 yılına kalmadan 450 ppm seviyesini görebileceğimiz belirtiliyor.

2016062112482

6) Ekvator kemerinin altında ise rekor kırmaya çok da yabancı olmayan Avustralya en sıcak sonbaharınıyaşıyor. Ortalama sıcaklıklar ilk defa neredeyse 2 dereceden daha fazla bir fark yarattı.

7) Dünyanın en büyük mercan resifi ve Dünya mirası bölgelerinden biri olan Büyük Set Resifinin sadece %7’sinin su asitliğinden etkilenmediğini belirtiyor. Tüm su canlılarının %25’ini içinde barındıran bu kadar büyük bir ekolojik alanın kaybolması ile “dünya mirası” tanımını yeniden sorgulamamızı gerekebilir..

BUNU DA OKU:  Işıklarımızı gezegen için kapatıyoruz

Küresel olayları kendimize çok uzakmış gibi hissetsek de Türkiye’de durum çok farklı değil. 2016 Türkiye’nin en sıcak yılı olma yolunda ilerliyor. Özellkle Haziran ayı, mevsim normallerinin 7-8 derece üzerinde seyredeceği benziyor.

3345364

Bununla beraber, İSKİ’nin açıkladığı verilere göre 2 Haziran 2016’da İstanbul, su tüketiminde tarihî bir rekora imza attı. 2007 yılında İstanbul’da günde ortalama 2 milyon 209 metreküp su harcanırken, 2 Haziran’da harcanan su miktarı 3 milyon 45 metreküp.

Yaz sıcakları henüz kendini belli etmemişken su tüketiminin bu denli artması; bu yaz sıcakların geçmiş yıllara göre bir hayli daha etkili olacağı da düşünülünce oldukça korkutucu bir tablo sunuyor.

Bu kadar kötü haberi yaratan biz olsak da çözüm gene insanlığın kendisi. Gönül verdiğimiz, sevdiğimiz sivil toplum kuruluşları ile beraber çalışarak, Dünya’yı daha iyi bir yer haline getirmek için çalışabiliriz.

Özellikle Kuzey Kutbu’nu korumak için her ülkeden milyonlarca insan desteğini bir şekilde göstermeye çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde Greenpeace de, dünyaca ünlü piyano sanatçısı ve müzisyen Ludovico Einaudi ile beraber kutuplara dikkat çekmek için buzullar üzerinde çok etkileyici bir çalışmaya imza attı.

8 milyon kişinin sesini müziğe çeviren Einaudi, Kuzey Kutbuna Ağıt eseri ile hepimizin sevdiği doğayı korumaya çağırıyor. Eriyen buzulların arasında çok başka bir anlama ulaşan bu eser, buzullardan bize de ulaşarak, aklımızın bir köşesinde her zaman yer edecek bir mesaja döndü, biz de yazımızı bu mesajla bitirelim dedik.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Görkem Gömeç

Boğaziçi Üniversitesi ve SUNY Binghamton'da Küresel ve Uluslararası İlişkilerden sonra İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde Sürdürülebilirlik üzerine master yaptı. Teknoloji, kitlesel değişim ve akıllı politikalar ile çözümler bulabileceğimize inanıyor.

Bir cevap yazın

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Genel, İklim Değişikliği
Alman Ekonomi Müsteşarı: Fosil yakıtla çalışan otomobilleri 2030 yılına kadar yasaklamalıyız

Almanya, 2030 yılına kadar kayıt altına alınacak yeni otomobillerin sıfır emisyon standartlarında olması konusunda resmi bir karar almayı planlıyor.

Kapat