Pazartesiler sendrom olmaktan çıksın artık
Kabul edelim, hiçbirimiz haftanın başlangıcını şenliklerle kutlamıyoruz. Pazar miskinliğinin üzerine pazartesi sabahı ofise gitmek, evde biriken işlerle uğraşmak ya da okula gitmek kimsenin heyecanla beklediği etkinlikler değil.
Şimdi öğle yemeği saati de yaklaşıyor, ‘ne yesem’ krizleri yavaş yavaş baş göstermeye başlamıştır :) ‘Pazartesi’ deyince tüyleri diken diken olanlara alternatif rahatlama: Sıklıkla dile getirdiğimiz ‘Etsiz Pazartesi‘ uygulaması.
Blog’da dünyadaki çevre kirliliğinin otomotiv sanayiden sonra en büyük nedeninin et üretim ve tüketimi olduğunu her fırsatta belirtiyoruz. Vejetaryen ya da vegan beslenme biçimini benimseyen biri değilseniz en azından haftada bir gün et tüketmeyerek hem kendiniz hem de çevreniz için yararlı bir alışkanlık edinmiş olursunuz.
Bizim işimiz kolay, ofiste yemeklerimizi hazırlayan Vecide Hanım’a et tüketmediğimizi söyledik, o yüzden her gün en az bir öğünümüzü kurtarıyoruz. Akşam yemekleri de herkesin kendi vicdanına kalmış durumda.
Siz de ofisinizde öğle yemeklerini basit bir eleme ile vejetaryen seçimlere dönüştürebilirsiniz. Muhteşem kış sebzeleri ve çeşit çeşit çorbalar her daim emrinize amade. Ofisinizde belirli bir yemek menüsüne bağımlıysanız yetkilileri ‘Etsiz Pazartesi’ uygulamasıyla tanıştırmak için asla geç değil.
Dışarıdan sipariş veriyorsanız, işiniz zaten çok kolay. Peki haftanın bu en sıkıcı gününü tamamlayıp eve gittiğinizde ne mi yapacaksınız? Buyrun: Sizi bir yıldan uzun süre idare edecek her biri vejetaryen ve birbirinden yaratıcı 65 tarif.
Öneriler bizden, uygulaması sizen.
