Altıncı yok oluşun başlangıcında olabilir miyiz?

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, çok uluslu şirketleri dünyanın ekosistemlerini ‘kâr oyuncağı’ hâline getirdikleri için eleştirdi ve rotayı düzeltmemenin felaketle sonuçlanacağı uyarısında bulundu. Peki kitlesel bir yok oluşun başlangıcında olabilir miyiz?

Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin (CBD) 15. Taraflar Konferansı (COP15) toplantısı olan 7-19 Aralık BM Biyolojik Çeşitlilik Konferansı için yaklaşık 200 ülke bir araya geldi. Montreal’de gerçekleşen organizasyonun açılış töreninde yaptığı konuşmada Guterres, “Kontrolsüz ve eşitsiz ekonomik büyümeye yönelik dipsiz iştahımızla, insanlık kitlesel yok oluşun silahı haline geldi,” dedi.

Konferans, önümüzdeki on yıl için biyoçeşitliliğin ve ekosistemlerin korunması, muhafazası, restorasyonu ve sürdürülebilir yönetimi için küresel bir yol haritası olan 2020 sonrası küresel biyoçeşitlilik çerçevesinin kabul edilmesini amaçlıyor.

Bir milyon canlı türü yok olma tehlikesiyle karşı karşıya, tüm toprakların üçte biri ciddi şekilde bozulmuş durumda ve verimli topraklar kaybediliyor, kirlilik ve iklim değişikliği ise okyanusların bozulmasını hızlandırıyor.

Uzmanlar, türleri evrimin yarattığından çok daha hızlı bir şekilde kaybettiğimizi söylüyor ve bazı bilim insanları bunun bizi, insan ırkını da kapsama olasılığı olan yeni bir kitlesel yok oluşa doğru götürebileceğini söylüyor.

Kitlesel yok oluşlar, dünya tarihinde gezegenin türlerinin dörtte üçünü ya da daha fazlasını hızla kaybettiği dönemlerdir.

Bilim insanları dünyanın şimdiye kadar beş kitlesel yok oluş yaşadığını düşünüyor:

#1 Ordovisyen – Silüryen yok oluşu (450 milyon yıl önce)

Günümüzden 450 – 440 milyon yıl öncesine rastlayan bir zamanda meydana geldiği hesaplanan Ordovisyen – Silüryen yok oluşuna büyük bir buzullanma sürecinin yol açmış olduğu düşünülüyor. Ordovisyen sırasında yaşamın büyük kısmı denizlerde olduğu için sayıları büyük ölçüde azalanların trilobit, kafadanbacaklılar, graptolit gibi canlılar olduğu düşünülüyor. Bu yok oluşta hayvan ailelerinin yüzde 27’si, cinslerin yüzde 57’si ve tüm türlerin yüzde 60’ı ila 70’i yok olmuş.

BUNU DA OKU:  Yorum sizin

#2 Geç Devonyen yok oluşu (380 milyon yıl önce)

Asteroid çarpması ya da büyük volkanik etkinliğin atmosfere çıkarttığı kül ve tozların güneş ışığını perdeleyerek hava ve  özellikle sıcak ortama alışmış canlıların yaşadığı denizlerde sıcaklıkları büyük ölçüde azaltması sonucu yaşandığı düşünülen bu yok oluşun aralıklı atımlar halinde gerçekleşmiş ve 20 milyon yıl sürmüş olduğu düşünülüyor. Geç Devonyen yok oluşu sonucunda ailelerin yüzde 19’unun, cinslerin yüzde 50’sinin ve türlerin yüzde 70’inin yok olmuş olduğu düşünülüyor.  

#3 Permiyen – Trias yok oluşu (250 milyon yıl önce)

Sibirya’da iki milyon yıl süren yoğun volkanizmanın yol açtığı bu yok oluş, türlerin yüzde 96’sının ve karalardaki omurgalı türlerinin ise yüzde 70’inin tükenmesine yol açan dünyanın en şiddetli yok oluş olayı olarak biliniyor. Yok oluşun büyük ölçüde yanardağlardan çıkan kükürt dioksit gazının yol açtığı asit yağmurlarının, besin zincirini çökertmesi sonucu gerçekleştiği düşünülüyor. 

#4 Trias – Jura yok oluşu (200 milyon yıl önce)

Bu yok oluşun nedenini açıklayan teoriler arasında en yaygın olanı yok oluşun sebebini Orta Atlantik Magmatik Bölgesi’nde (CAMP) yanardağ patlamalarının başlamasına bağlıyor. CAMP, coğrafi olarak bilinen en büyük magmatik bölge ve şiddetli bir küresel ısınma ve okyanus asitlenmesini tetikleyecek kadar yüksek miktarda karbondioksit salmış olabileceği düşünülüyor.

#5 Kretase – Tersiyer yok oluşu (65 milyon yıl önce)

Kuşlar dışında dinozorların tümünü ortadan kaldırarak memelilerin baskın tür olmasına neden olan, son yok oluş olarak biliniyor. Yaygın olarak Meksika’nın Yucatan Yarımadasına düşen 20 km çaplı bir asteroid nedeniyle gerçekleştiği düşünülse de bazı paleontologlar volkanizm teorisini savunuyor.

Altıncı yok oluşun başlangıcında olabilir miyiz?

Şimdi ise bilim insanları, dünyadaki yaşamın yine tehlikeye girdiğini belirtiyorlar, hatta bazıları altıncı kitlesel yok oluşa giriyor olabileceğimizi söylüyorlar.

BUNU DA OKU:  Böcek sayısının dramatik şekilde azalmasından sonra ekolojik kıyamet alarmı verildi

Hiçbir güvenilir bilim insanı, doğanın yok edilme hızıyla ilgili bir kriz içinde olduğumuzu tartışmıyor. Ancak gerçekten de dünyadaki yaşamın çoğunu kaybetme yolunda olabilir miyiz?

Mexico City’deki UNAM Üniversitesi’nde ekolojist olan Dr. Gerardo Ceballos, “Evrimin yolunu değiştiriyoruz,” diyor. “Kitlesel bir yok oluş içinde olmasak bile, yaptığımız şey hayatta kalmamızı mümkün kılan sistemi riske atmaktır.”

Soy tükenme oranlarını ölçmek zordur çünkü bugün bile türlerin çoğu hakkında ya da ne kadar tehdit altında olabilecekleri hakkında fazla bir şey bilmiyoruz.

Elimizdeki sınırlı kayıtlar son 500 yılda türlerin yüzde birinden daha azını kaybettiğimizi gösteriyor, ancak birçok bilim insanı gerçek rakamın çok daha yüksek olabileceğine inanıyor, çünkü bildiğimiz türlerin çoğu 1800’lerin ortalarına kadar tanımlanmamıştı.

Manchester Metropolitan Üniversitesi’nde ornitolog olan ve araştırmada yer almayan Dr. Alexander Lees, “Burada mevcut verileri temsil etmeyen çok büyük bir kayıp sinyali var,” diyor.

Son yıllarda tam olarak kaç türün kaybolduğunu bilmesek de, yaban hayatı sayıları hızla azalıyor.

Küresel yaban hayatı popülasyonlarının sadece 50 yıl içinde ortalama yüzde 69 oranında azaldığı tahmin ediliyor.

Yeşilist bundan böyle okuyucularının desteğiyle ayakta kalacak.
Siz de Yeşilist’i beğeniyorsanız bize Patreon’dan destek olun.
Yeşilist Patreon Destek Ol


Deniz Aytekin

Boğaziçi Üniversitesi'nde felsefe okudu. Çevre, edebiyat ve felsefe alanlarında yazarlık, çevirmenlik ve editörlük yapıyor.

Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement Advertisement
Daha fazla Banner Right Side, Doğal Kaynaklar, Ekoloji, Hayvanlar
Sabancı Vakfı hibe programı başvuruları başladı

Kadın, genç ve engellilerin eşit fırsatlara sahip olmalarını ve topluma aktif katılımlarını destekleyen Sabancı Vakfı, sivil toplum kuruluşlarının “eğitim” alanında...

Kapat