İyi ki varsınız
Dün sevgili Defne Koryürek #yeniyılkararları’na dair güzel bir yazı kaleme almış. 2015’e girmek üzereyken kendi kararlarını sıralamış. Aynen uygulamakla beraber ben bayıldım bu kararlara. “İyi şeylere #hoparlör olalım çünkü ‘#yahepberaberyahiçbirimiz” iz demiş. Ne diyelim ki sevgili Defne, #dikkatlipazartesi‘ye de, #yirca’ya da, başka bir düzeni mümkün kılmaya #hoparlör olalım. Zira birlikten kuvvet doğuyor…
Dünyayı daha yaşanabilir hale getirmek için çaba gösteren tüm kişi ve kuruluşlar;
İyi ki varsınız.
Defne’nin yazısı:
Eksilen hep geleceğimizden
Yılın sonu geldi, geliyor! Almakta geciktiğimiz tüm kararlar için “şimdi” biçilmiş fırsat:
#YeniYılKararları
WWF Türkiye’nin çağrısıyla başlayalım: “Bu yıl, WWF-Türkiye ile birlikte doğayı korumak için kendinize yeni hedefler koymaya ne dersiniz? Eğer siz de 2015’te ‘Tüketimime dikkat edeceğim, alışveriş yaparken kullanabileceğimden fazlasını almayacağım, çöpümü azaltacağım,’ diyorsanız yeni yıl kararınızı yakınlarınızla paylaşın ve herkese örnek olun!” Ama sadece karar almayın. Yakınlarınızla paylaşın. Sosyal medyada ilan edin. İlan edin önce ki, başkaları da atlasın ucundan çektiğiniz vagona ve belki yolculuk yalnız değil de kalabalık olursa, varılan yer de daha şen, daha aydınlık olur!
#dikkatliPazartesi
Bu bizim Slow Food, Fikir Sahibi Damaklar’ın başlattığı, Buğday Ekolojik Hayatı Destekleme Derneği ve Yeşilist’in büyüttüğü, yaygınlaştırdığı bir gayret: ihtiyacımızın çok ötesinde tükettiğimizin bilinciyle hiç alışveriş yapmadan bir gün geçirmek! Yani evde su da bitse, ekmek de alışveriş yapılmayacak! Komşunun kapısı çalınabilir, elde olanla yetinilebilir, “Alıvereyim şuradan,” çağrısına kulak tıkamak için hatta, müzik dinlenebilir ama o gün hiç alışveriş yapılmayacak. Belki denersiniz bu yıl, her pazartesi, zira insanın hiç bilmediği yönlerini açığa çıkartan bir tecrübe oluyor.
#heraybirkelime
Bu benim kendime yeni yıl hediyem! Her ay için bir kelime seçtim ve hatta bazı aylarda aynı kelimeyi yeniden ziyaret edeceğim. Niyetim o ay boyunca o kelimeye odaklanmak ve üzerine düşünmemi sağlayacak okumalar yapmak. Sık ziyaret edeceğim kelimelerden biri, mesela, “yeter”. Yeterden yerince, yeterli, yetinmek gibi kelimelere dönüşeceği, bakışımın dallanacağı şüphesiz. Benzer şekilde “az” ve “benim” üzerine de çalışmak istiyorum. Yeni yılda bildiğimi sandıklarıma yeniden bakma kararı bu. Belki siz de katılırsınız.
#hoparlör
Evvelsi gün Kanyon’da Zeytin Ajandası standı başında gelen geçene Yırca’yı anlatmaya çalışırken bir daha tecrübe ettim. Bazen arkamızdan, ensemize ensemize patlayan, her yönü, köşeyi kaplayan; gıdamıza dair bir tasayı konuşmanın önünü kesen ya da bilmem kaçıncı kez beraat etmiş bir kız kardeşe muhabbeti engelleyen ve ah, evet, pek mutlu ve ritimli şarkılar eşliğinde her köşeden edepsizce sızan alışveriş çağrısının sesi çok yüksek. Bu yıl bir söz verelim kendimize, biz de iyi şeylere #hoparlör olalım! Duyulsun diye! Tüm bu gürültünün içinde…
Yeni yıl kararları bir yana, bu yılı niyetli ve el ele kapatmak çok önemli!
#yahepberaberyahiçbirimiz
Ormanı, korusu, lüferi, memba suyu, erguvanı, parkı, tarihi dokusu, kültürü, 1500 yıllık bostanları, domuzları, kartallarıyla bir bütünü korumak, geleceğimiz için bir şart. Marmara Savunması da bu bütünlüğün fevkalade bir tehdit altında olduğunu görenlerin birliği. 28 Aralık’ta Kadıköy’de bir araya geliyor olacağız. Öncesinde ama bugün şehrin dört köşesinde insan zinciri oluşturuluyor. Siz de parçası olun. Gelin. Validebağ, Bakırköy, İstiklal Caddesi ya da Fatih Ormanı önünde el ele verelim. Yetişemediniz mi? Olsun! Çıkın dışarı ve dostlarınızla el ele tutuşun. Bir zincir de siz oluşturun. Çekin bir fotoğraf ve sosyal medyada paylaşın, herkesi 28 Aralık’ta Kadıköy’e çağırın. Ormanlarımız için, korularımız, lüferimiz, kuruyan su kaynaklarımız, kirlenen nehirlerimiz, kaybolan tarım arazilerimiz, kurdumuz, domuzumuz, kartallar ve çocuklarımız için.
Çıkın dışarı. Çıkın ki sesimiz #hoparlör olsun. Kahkahamızla, muhabbetimizle bastırabiliriz kanaatimce gürültüyü. Ve bastıralım ki duyulsun:
Para, ekonomik büyüme, iktidar… Güç uğruna eksilen, hep geleceğimizden! Hepimizden!
Not: Bu yazının orijinali ilk olarak Taraf Gazetesi‘nde yayınlanmıştır.